İngiltere

Anlaşmanın İmza Tarihi : 19/02/1986
Resmi Gazete Tarihi : 19/10/1988
Resmi Gazete No : 19964
Yürürlük Tarihi : 25/10/1988
Uygulama Tarihi : 01/01/1989

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE BÜYÜK BRİTANYA VE KUZEY İRLANDA

BİRLEŞİK KRALLIĞI ARASINDA GELİR VE SERMAYE DEĞER ARTIŞ

KAZANÇLARI ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE

ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA

ENGEL OLMA ANLAŞMASI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ VE BÜYÜK BRİTANYA VE KUZEY İRLANDA BİRLEŞİK KRALLIĞI

Gelir ve sermaye değer artış kazançları üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmeyi önleyen ve vergi kaçakçılığına engel olan bir Anlaşma yapmak isteğiyle

AŞAĞIDAKİ ANLAŞMAYA VARMIŞLARDIR:

Madde 1

Kişilere İlişkin Kapsam

Bu Anlaşma Akit Devletlerden birinin veya her ikisinin mukimi olan kişilere uygulanacaktır.

Madde 2

KAVRANAN VERGİLER

1. Bu Anlaşma, hangisinde, ne şekilde alındığına bakılmaksızın, her bir Akit Devlette gelir ve sermaye değer artış kazançları üzerinden alınan vergilere uygulanacaktır.

2. Menkul veya gayrimenkul varlıkların devrinden doğan kazançlara uygulanan vergiler ile sermaye değer artışlarına uygulanan vergiler dahil olmak üzere, toplam gelir, toplam sermaye değer artış kazançları veya gelirin ya da sermaye değer artış kazançlarının unsurları üzerinden alınan tüm vergiler, gelirden ve sermaye değer artış kazançlarından alınan vergiler olarak kabul edilecektir.

3. Bu Anlaşmanın konusunu oluşturan ve şu anda geçerli olan vergiler:

a) Türkiye Cumhuriyeti’nde:

(i) Gelir Vergisi; ve
(ii) Kurumlar Vergisi;

(Bundan böyle “Türk Vergisi” olarak bahsedilecektir).

b) Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı’nda:

(i) Gelir Vergisi;
(ii)Kurumlar Vergisi ve
(iii)Sermaye Değer Artış Kazançları vergisidir.

(Bundan böyle ” Birleşik Krallık Vergisi” olarak bahsedilecektir).

4. Bu Anlaşma aynı zamanda, Anlaşmanın imza tarihinden sonra Akit Devletlerden herhangi biri tarafından mevcut vergilere ilave olarak veya onların yerine alınan ve mevcut vergilerle aynı nitelikte olan veya onlara önemli ölçüde benzeyen vergilere de uygulanacaktır. Akit Devletlerin yetkili makamları, vergi mevzuatlarında yapılan değişiklikleri birbirlerine bildireceklerdir.

Madde 3

GENEL TANIMLAR

1. Bu Anlaşmanın amaçları yönünden, metin aksini öngörmedikçe:

a) ”Türkiye” terimi, Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik alanını ve Türkiye Kanunlarının yürürlükte olduğu her türlü sahayı, bunun yanısıra Türkiye’nin üzerinde uluslararası hukuk uyarınca doğal zenginliklerini arama ve işletme hakkına sahip olduğu kıta sahanlığını ifade eder;

b) “Birleşik Krallık” terimi, uluslararası hukuka uygunluk gösteren ve kıta sahanlığına ilişkin olan Birleşik Krallık mevzuatı çerçevesinde, Birleşik Krallığın, deniz yatağında, toprak altında ve bunların doğal zenginliklerinde haklarını icra edebileceği saha olarak tescil edilmiş olan veya bundan sonratescil edilebilecek olan ve Birleşik Krallık kara suları dışında kalan her türlü saha dahil olmak üzere, Büyük Britanya’yı ve Kuzey İrlanda’yı ifade eder;

c) “Vatandaş” terimi:

i) Türkiye yönünden, Türk Vatandaşlığını “Türk Vatandaşlık Kanunu” gereğince elde eden bütün gerçek kişileri ve Türkiye’de yürürlükte olan mevzuat gereğince statü kazanan bütün hükmi şahısları, ortaklıkları ve dernekleri;

ii) Birleşik Krallık yönünden, bütün Britanya vatandaşlarını veya Birleşik Krallık’da yerleşme hakkına sahip olan ve diğer herhangi bir Commonwealth ülkesinin veya egemenlik sahasının vatandaşlığına geçmemiş olan bütün Britanya’lı kişileri ve Birleşik Krallık’da yürürlükde olan mevzuat gereğince statü kazanan bütün hükmi şahısları, ortaklıkları, dernekleri ve diğer kuruluşları ifade eder;

d) “ Bir Akit Devlet” ve “diğer Akit Devlet” terimleri metnin gereğine göre, Türkiye veya Birleşik Krallık anlamına gelir;

e) “Vergi” terimi, bu Anlaşmanın 2 nci Maddesinde kavranan her türlü vergi anlamına gelir;

f) “Kişi” terimi, gerçek kişileri, şirketleri ve kişilerin oluşturduğu diğer kuruluşları kapsamına alır;

g) “Şirket” terimi, herhangi bir kurum veya vergileme yönünden kurum olarak muamele gören herhangi bir kuruluş anlamına gelir;

h) “Kanuni merkez” terimi, Türkiye yönünden Türk Ticaret Kanununa göre tescil edilen hukuki ana merkez anlamına gelir;

i) “Bir Akit Devletin teşebbüsü” ve “diğer Akit Devletin teşebbüsü” terimleri sırasıyla, bir Akit Devletin mukimi tarafından işletilen teşebbüs ve diğer Akit Devlet mmukimi tarafından işletilen teşebbüs anlamına gelir;

j) “Uluslararası trafik” terimi, bir Akit Devletin teşebbüsü tarafından gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletilerek yapılan taşımacılığı ifade eder. Şu kadar ki, yalnızca diğer Akit Devletin sınırları içinde gerçekleştirilen gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletmeciliği bu kapsama dahil değildir;

k) “Pollitik alt bölüm” terimi, Birleşik Krallık yönünden Kuzey İrlanda’yı kapsamına alır;

l) “Yetkili makam” terimi, Türkiye yönünden Maliye ve Gümrük Bakanı’nı veya onun yetkili temsilcisini ve Birleşik Krallık yönünden, İç Gelirler Komisyon üyelerini veya onların yetkili temsilcisini ifade eder.

2. Bir Akit Devletin bu Anlaşmayı uygulaması bakımından, metin aksini öngörmedikçe, Anlaşmada tanımlanmamış her terim, bu Anlaşmaya konu teşkil eden vergilerin yer aldığı Akit Devletin mevzuatında öngörülen anlamı taşır.

Madde 4

İkamet

1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, “bir Akit Devletin mukimi” terimi, o Devletin mevzuatı gereğince ikametgah, ev, kanuni merkez, iş merkezi veya benzer yapıda diğer herhangi bir kriter nedeniyle vergi mükellefiyeti altına giren kişi anlamına gelir.

2. Bu Maddenin 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla bir gerçek kişi her iki Akit Devlette de mukim olduğunda, bu kişinin statüsü aşağıdaki kurallara göre belirlenecektir:

a) Bu kişi, daimi olarak kalabileceği bir meskenin bulunduğu Akit Devletin mukimi kabul edilecektir. Eğer bu kişinin her iki Akit Devlette de daimi olarak kalabileceği bir meskeni varsa, bu kişi kişisel ve ekonomik ilişkilerinin daha yakın olduğu Akit Devletin mukimi kabul edilecektir (hayati menfaatlerin merkezi);

b) Eğer kişinin hayati menfaatlerinin merkezinin yeraldığı Akit Devlet saptanamazsa veya kişinin her iki Akit Devlette de daimi olarak kalabileceği bir meskeni yoksa, bu kişi kalmayı adet edindiği evin bulunduğu Akit Devletin mukimi kabul edilecektir;

c) Eğer kişinin her iki Akit Devlette de kalmayı adet edindiği bir ev varsa veya her iki Devlette de böyle bir ev sözkonusu değilse, bu kişi vatandaşı bulunduğu Akit Devletin mukimi kabul edilecektir;

d) Eğer kişi her iki Akit Devletin de vatandaşıysa veya aksine her iki Akit Devletin de vatandaşı değilse, Akit Devletlerin yetkili makamları sorunu anlaşmayla çözeceklerdir.

3. Bu maddenin 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla gerçek kişi dışındaki bir kişi her iki Akit Devletin de mukimi olduğunda, bu kişi fiili iş merkezinin bulunduğu Akit Devletin mukimi kabul edilecektir. Bununla beraber, bu kişi Akit Devletlerin birinde fiili iş merkezine diğerinde kanuni merkeze sahip olduğunda, şirketin bu Anlaşmanın amaçları bakımından hangi Akit Devlette mukim olduğu hususunu, Akit Devletlerin yetkili makamları karşılıklı anlaşmayla tespit edeceklerdir.

Madde 5

İşyeri

1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından “işyeri” terimi, bir teşebbüsün işinin tamamen veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer anlamına gelir.

2. “İşyeri” terimi özellikle şunları kapsamına alır:

a) Yönetim yeri;
b) Şube;
c) Büro;
d) Fabrika;
e) Atelye;
f) Maden ocağı, petrol veya doğal gaz kuyusu, taş ocağı veya doğal zenginliklerin elde edilmesine yarayan diğer yerler;
g) Doğal zenginliklerin aranması veya bunlardan faydalanılması amacıyla kullanılan tesis veya yapı;

3. Bir inşaat şantiyesi ile yapım, montaj veya kurma projesi yalnızca, altı ayı aşan bir süre devam ettiğinde bir işyeri oluşturur.

4. Bu Maddenin daha önceki hükümlerine bakılmaksızın “işyeri” teriminin aşağıdaki hususları kapsamadığı kabul edilecektir:

a) Teşebbüs olanaklarının, yalnızca malların veya ticari eşyanın depolanması, teşhiri veya teslimi amacıyla kullanılması;

b) Teşebbüse ait mal ve ticari eşya stoklarının yalnızca depolama, teşhir veya teslim amacıyla elde tutulması;

c) Teşebbüse ait mal ve ticari eşya stoklarının yalnızca bir başka teşebbüse işlettirilmesi amacıyla elde tutulması;

d) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca teşebbüse mal veya ticari eşya satın alma veya bilgi toplama amacıyla elde tutulması;

e) İşe ilişkin sabit bir yerin teşebbüs için yalnızca hazırlayıcı veya yardımcı karakter taşıyan diğer herhangi bir işin yapılması amacıyla elde tutulması;

f) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca, bu fıkranın a) ile e) bentleri arasında bahsedilen faaliyetlerin bir veya birkaçını bir arada icra etmek için elde tutulması; ancak bu faaliyetlerin bir arada icra edilmesi sonucunda kendini gösteren toplu faaliyetin hazırlayıcı veya yardımcı karakterde olması şarttır.

5. Bu maddenin 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir kişi – 6 ncı fıkra hükmünün uygulanacağı bağımsız nitelikteki acente dışında – bir Akit Devlette diğer Akit Devletin teşebbüsü namına hareket ederse, aşağıdaki şartlarla bu teşebbüs, ilk bahsedilen Devlette bu kişinin gerçekleştirdiği her türlü faaliyet dolayısıyla bir işyerine sahip kabul edilecektir:

a) Eğer bu kişi, işe ilişkin sabit bir yerden yürütülebilecek 4 üncü fıkrada belirtilen türden faaliyetlerle sınırlı olmamak üzere, o Devlette teşebbüs adına mukavele akdetme yetkisine sahip olur ve bu yetkisini mutaden kullanırsa işyerinin varlığı kabul edilecektir. Ancak anılan fıkra hükmü çerçevesinde işe ilişkin sabit bir yerden yürütülen faaliyetler, bu yeri bir işyeri haline getirmeyecektir; veya

b) Eğer bu kişi, böyle bir yetkisi olmamasına rağmen, teşebbüs adına düzenli olarak sevk ettiği mallardan veya ticari eşyadan bu ilk bahsedilen Akit Devlette mutaden teşebbüse ait mal veya ticari eşya stoku bulundurursa, işyerinin varlığı kabul edilecektir.

6. Bir teşebbüs bir Akit Devlette işlerini yalnızca, kendi işlerine olağan şekilde devam eden bir simsar, bir genel komisyon acentası veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acenta vasıtasıyla yürüttüğü için o Devlette bir işyerine sahip kabul olunmayacaktır.

7. Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket, diğer Akit Devletin mukimi olan veya diğer Akit Devlette ticari faaliyette bulunan bir şirketi kontrol eder, ya da onun tarafından kontrol edilirse (bir işyeri vasıtasıyla veya diğer bir şekilde), bu şirket diğeri için işyeri oluşturmayacaktır.

Madde 6

Gayrimenkul Varlıklardan Elde Edilen Gelir

1. Bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette bulunan gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir (tarım ve ormancılıktan elde edilen gelir dahil), bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. “Gayrimenkul varlık” terimi, bahse konu varlığın yer aldığı Akit Devletin mevzuatına göre tanımlanacaktır. Terim her halükarda gayrimenkul varlığa müteferri varlıkları, tarım ve ormancılıkta kullanılan araçları ve hayvanları, balık avlama mahallerini özel hukuk hükümlerinin uygulanacağı gayrimenkul mülkiyetine ilişkin hakları, gayrimenkul intifa haklarını ve maden ocaklarının, kaynakların ve diğer doğal kaynakların işletme hakkından veya işletilmesinden doğan sabit, ya da değişken ödemeler üstündeki hakları kapsayacaktır; gemiler, vapurlar ve uçaklar gayrimenkul varlık sayılmayacaktır. Bununla birlikte bu terim, bu Anlaşmanın 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında, geliri gayrimaddi hak bedeli olarak tanımlanan hiçbir varlık veya hakkı kapsamına almayacaktır.

3. Bu maddenin 1 inci fıkra hükümleri, gayrimenkul varlığın doğrudan kullanımından, kiralanmasından veya diğer herhangi bir şekilde kullanımından elde edilen gelire uygulanacaktır.

4. Bu maddenin 1 inci ve 3 üncü fıkra hükümleri aynı zamanda, bir teşebbüsün gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir ile serbest meslek faaliyetlerinin icrasında kullanılan gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelire de uygulanacaktır.

Madde 7

Ticari Kazançlar

1. Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, sözkonusu teşebbüs diğer Akit Devlette yeralan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, kazanç bu diğer Devlette, işyerine doğrudan doğruya veya dolaylı olarak atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, vergilendirilebilir.

2. Bu maddenin 3 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet teşebbüsü diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunduğunda, bu işyerine her iki Akit Devlette de, eğer bu işyeri aynı veya benzer koşullar altında, aynı veya benzer faaliyetlerde bulunan tamamen ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız nitelik kazansaydı, ne kazanç elde edecek idiyse, böyle bir kazanç atfedilecektir.

3. İşyerinin kazancı belirlenirken, işyerinin bulunduğu Devlette veya başka herhangi bir yerde yapılan ve yönetim ve genel idare giderlerini de kapsamına alan, işyerinin amaçlarına uygun düşen giderlerin indirilmesine müsaade edilecektir. İşyeri tarafından teşebbüsün ana merkezine veya diğer herhangi bir bürosuna ihtira beratlarının, patentlerin veya diğer hakların kullanılması karşılığında gayrimaddi hak bedeli, ücret veya diğer benzeri ödemelerin yapılması; verilen hizmet veya yönetim karşılığında komisyon ödenmesi; bankacılık teşebbüsleri hariç olmak üzere, işyerine ödünç olarak verilen paralar karşılığında faiz ödenmesi halinde, sözkonusu meblağların gider olarak indirilmesine (gerçekten yapılan giderlerin geri ödenmesi hariç) müsaade edilmeyecektir.

4. İşyeri tarafından teşebbüs adına yalnızca mal ve ticari eşya alınması dolayısıyla doğan hiç bir kazanç, bu işyerine atfedilmeyecektir.

5. Kazanç, bu Anlaşmanın başka Maddelerinde düzenlenen gelir unsurlarını da kapsamına aldığında, o Maddelerin hükümleri bu Madde hükümlerinden etkilenmeyecektir.

Madde 8

Uluslararası Taşımacılık

1. Bir Akit Devlet teşebbüsünün uluslararası trafikde gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletmeciliğinden elde ettiği kazanç, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.

2. Bu maddenin 1 inci fıkra hükümleri, aynı zamanda bir ortaklığa, bir bağlı işletmeye veya uluslararası işletilen bir acenteye iştirak dolayısıyla elde edilen kazançlara da uygulanacaktır.

Madde 9

Bağımlı Teşebbüsler

1. a) Bir Akit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı olarak diğer Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında veya

b) Aynı kişiler doğrudan veya dolaylı olarak bir Akit Devlet teşebbüsünün ve diğer Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında

ve her iki halde de, iki teşebbüsün ticari ve mali ilişkilerinde oluşan veya empoze edilen koşullar, bağımsız teşebbüsler arasında oluşması gereken koşullardan farklılaştığında, olması gereken; fakat bu koşullar dolayısıyle kendini göstermeyen kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenip vergilendirilebilir.

2. Bir Akit Devletin kendi teşebbüslerinden birinde kavradığı ve vergilediği kazanç, diğer Akit Devlette vergilendirilen bu diğer Devlet teşebbüslerinden birinin de kazancını içerebilir. Aynı zamanda bu ilk bahsedilen Akit Devletin kavradığı kazanç, bildirilen kazanç olmayıp, bağımsız teşebbüsler arasında oluşacak ilişkiler gözönünde tutularak, sonradan hesaplamalar sonucunda belirlenen kazanç olabilir. Böyle bir durum kendini gösterdiğinde, eğer diğer Akit Devlet bu düzenlemenin hukuki olduğu kanaatine varırsa, sözkonusu kazanç üzerinden alınan verginin miktarında gerekli düzeltmeleri yapmak durumundadır. Bu düzeltme yapılırken, bu Anlaşmanın diğer hükümleri gözönünde tutulacak ve gerektiğinde Akit Devletlerin yetkili makamları birbirine danışacaktır.

Madde 10

Temettüler

1. Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Akit Devlet mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bununla beraber sözkonusu temettüler, ödemeyi yapan şirketin mukimi olduğu Devletçe de kendi mevzuatına göre vergilendirilebilir; ancak temettünün gerçek lehdarı diğer Akit Devletin mukimi ise bu şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları aşamayacaktır:

a) Temettünün gerçek lehdarı, temettü ödeyen şirketteki oy gücünün en az % 25’ ini doğrudan doğruya veya dolaylı olarak kontrol eden bir şirket ise, gayrisafi temettü tutarının yüzde 15’i;

b) Tüm diğer durumlarda gayrisafi temettü tutarının % 20’si.

3. Bu maddede kullanılan “temettü” terimi, hisse senetlerinden, intifa senetlerinden veya intifa haklarından, kurucu hisse senetlerinden veya alacak niteliğinde olmayıp kazanca katılmayı sağlayan diğer haklardan elde edilen gelirleri, bunun yanısıra dağıtımı yapan şirketin mukimi olduğu Devletin mevzuatına göre, hisse senedi geliri addedilen diğer şirket haklarından elde edilen gelirleri ifade eder. Terim aynı zamanda, temettü ödeyen şirketin mukimi olduğu Akit Devletin mevzuatına göre temettü ve şirket dağıtımı muamelesi gören diğer herhangi bir unsuru (bu Anlaşmanın 11 inci maddesi hükümlerine göre vergi indirimine tabi tutulan faizler hariç) kapsamına alır.

4. Bu Anlaşmanın diğer hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devlet mukimi bir şirket, diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyeri vasıtasıyla kazanç elde ederse, sözkonusu kazançlar, diğer Akit Devletin mevzuatına göre (diğer Akit Devletin mukimi olan şirketlerin kazançları üzerinden alınan vergiye ilaveten) vergilendirilebilir; ancak bu durumda sözkonusu kazanç üzerinden alınacak verginin oranı yüzde 15’i geçmeyecektir.

5. Bir Akit Devlet mukimi olan gerçek temettü lehdarı, temettüyü ödeyen şirketin mukim olarak bulunduğu diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa veya bir Türkiye mukimi, Birleşik Krallık’da bulunan bir sabit yeri kullanarak Birleşik Krallık’da serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve sözkonusu temettü elde ediş olayı ile işyerinin ya da sabit yerin arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, bu Maddenin 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulama dışı kalacaktır. Bu durumda, olayına göre, 7 nci veya 14 üncü Madde hükümleri uygulanacaktır.

6. Bir Akit Devlet mukimi olan bir şirket diğer Akit Devletten kazanç elde ettiğinde, bu diğer Devlet, bu şirket tarafından ödenen temettüler üzerinden herhangi bir vergi alamaz. Bunun istisnasını, sözkonusu temettülerin bu diğer Devletin mukimlerinden birine ödenmesi veya temettü elde ediş olayı ile bu diğer Devlette bulunan bir işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunması oluşturur. Aynı şekilde bu diğer Devlet, bir şirketin dağıtılmayan kazançları üzerinden de bir dağıtılmayan kazanç vergisi alamaz. Dağıtılan temettülerin veya dağıtılmamış kazancın tamamen veya kısmen bu diğer Devlette elde edilen kazançdan oluşması durumu değiştirmez.

Madde 11

Faiz

1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devlet mukimine ödenen faiz, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bununla beraber, bu faiz elde edildiği Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak faizin gerçek lehdarı diğer Akit Devletin mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi faizin gayrisafi tutarının yüzde 15 ini aşmayacaktır.

3. Bu Maddenin 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın:

a) Bir Akit Devlette doğan faiz, eğer diğer Akit Devletin Hükümeti, bir mahalli idaresi veya bu Hükümetin ya da mahalli idarenin bir ajansı tarafından elde edilir ve üzerinde bunlar tarafından tasarrufda bulunulabilirse, sözkonusu faiz ilk bahsedilen Devlette vergiden istisna edilecektir;

b) Birleşik Krallık’da doğan ve Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası tarafından elde edilip, üzerinde tasarruf edilebilen faiz, Birleşik Krallık’da vergiden istisna edilecektir.

4. Bu maddede kullanılan “faiz” terimi, ipotek garantisine bağlı olsun olmasın veya kazancı paylaşma hakkını tanısın tanımasın, devlet tahvillerinden, tahvillerden veya bonolardan ve her nevi alacaktan doğan gelir ile bu gelirin elde edildiği Devletin vergi mevzuatına göre ikrazat geliri sayılan diğer bütün gelirleri kapsar. Terim, bu Anlaşmanın 10 uncu Maddesi hükümlerine göre dağıtım muamelesi gören hiç bir unsuru kapsamına almayacaktır.

5. Bir Akit Devlet mukimi olan gerçek faiz lehdarı, fazin elde edildiği diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa veya bir Türkiye mukimi, Birleşik Krallık’da bulunan bir sabit yeri kullanarak Birleşik Krallık’da serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve sözkonusu faizin ödendiği alacak ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, bu Maddenin 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulama dışı kalacaktır. Bu durumda olayına göre, 7 nci veya 14 üncü Madde hükümleri uygulanacaktır.

6. Bir Akit Devlet’in kendisi, politik alt bölümü, mahalli idaresi veya mukimi tarafından ödenen faizin, o Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, faiz ödeyen kişi mukim olsun ya da olmasın, bir Akit Devlette faiz ödemeye neden olan borç-alacak ilişkisiyle bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve faiz bu işyerinden veya sabit yerden kaynaklandığında, sözkonusu faizin işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.

7. Ödenen faizin miktarı, ödeyi ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bin başka kişi arasında varolan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı herhangi bir nedenle aştığında, bu Madde hükümleri en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durmda ilave ödeme bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak her bir Akit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.

8. Akit Devletlerden herhangi birinin mevzuatında yer alan ve bir mukim olmayan şerkete, bir mukim şirketçe ödenen faizin dağıtım veya temettü olarak kabulünü öngören hükümler uygulanmayacaktır. Bundan önceki cümle, Akit Devletlerden herhangi birinin mukimi olan; ancak diğer Akit Devlette mukim kişi veya kişilerce oy hakkına sahip hisselerinin yüzde 50’sinde fazlası, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak kontrol edrilen bir şirketce ödenen faize uygulanmayacaktır.

9. Bu maddenin 8 inci fıkrası hükümleri, Türkiye’nin mukimi olan bir şirket tarafından ödenen faizler hakkında uygulanmayacaktır. Ancak bunun için, ödenen faizin dağıtım veya temettü olduğunu belirleyen Türk mevzuatının mukim olmayan şirketleri ayırma tabi tutmaması zorunludur.

Madde 12

Gayrimaddi Hak Bedelleri

1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bununla beraber, sözkonusu gayrimaddi hak bedelleri elde edildikleri Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehdarı diğer Akit Devletin mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi gayrimaddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 10’unu aşmayacaktır.

3. Bu maddede kullanılan “gayrimaddi hak bedelleri” terimi, sinema filmleri, radyo-televizyon yayınlarında kullanılan filmler ve bantlar dahil olmak üzere edebi, artistik, bilimsel her nevi telif hakkının veya her nevi patentin, alameti farikanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin veya sınai, ticari, bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikiminin kullanma imtiyazı, kullanma hakkı veya satışı ile sınai, ticari, bilimsel teçhizatın kullanma imtiyazı veya kullanma hakkı karşılığında ödenen her türlü bedelleri kapsar.

4. Bir Akit Devlet mukimi olan gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehdarı bu bedelin elde edildiği diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa veya bir Türkiye mukimi, Birleşik Krallık’da bulunan bir sabit yeri kullanarak Birleşik Krallık’da serbest meslek faaliyetinde bulunursa ve sözkonusu gayrimaddi hak bedelinin ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, bu Maddenin 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulama dışı kalacaktır. Bu durumda olayına göre, bu Anlaşmanın 7 nci veya 14 üncü Madde hükümleri uygulanacaktır.

5. Bir Akit devletin kendisi, politik alt bölümü, mahalli idaresi veya mukimi tarafından ödenen gayrimaddi hak bedelinin, o Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, gayrimaddi hak bedelini ödeyen kişi Akit Devletlerden birinin mukimi olsun ya da olmasın, bir Akit Devlette gayrimaddi hak bedelini ödemeye neden olan hak veya varlık ile bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve bu gayrimaddi hak bedeli bu işyerinden veya sabit yerden kaynaklandığında, sözkonusu gayrimaddi hak bedelinin işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.

6. Ödenen gayrimaddi hak bedelinin miktarı, ödeyici ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında varolan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve gerçek lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı herhangi bir nedenle aştığında, bu madde hükümleri en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Akit Devletin mevzuatı uyarınca vergilendirilebilecektir.

Madde 13

Sermaye Değer Artış Kazançları

1. Bir Akit Devlet mukimince, diğer Akit Devlette yer alan ve bu Anlaşmanın 6 ncı Maddesinde tanımlanan bir gayrimenkul varlığın elden çıkarılmasından elde edilen kazanç bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyerinin ticari varlığına dahil menkul varlıkların veya bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere kullandığı bir sabit yere ait menkul varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazanç, bu işyerinin veya sabit yerin (yalnız veya tüm teşebbüsle birlikte) elden çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

3. Bir Akit Devlet mukimince uluslararası trafikte işletilen gemi, uçak ve kara nakil vasıtalarının veya sözkonusu gemi, uçak ve kara nakil vasıtalarının işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazanç, yalnızca bu Akit Devlette vergilendirilebilecektir.

4. Bu Maddenin 1 inci, 2 nci ve 3 üncü fıkralarında değinilenler dışında kalan varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar yalnızca, elden çıkaranın mukim olduğu Akit Devlette vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, böyle bir varlığın, iktisap tarihinden itibaren bir yıl içinde elden çıkarılmasından dolayı bir Akit Devlette elde edilen kazanç, bu Devlette vergilendirilebilir.

Madde 14

Serbest Meslek Faaliyetleri

1. Bir Akit Devlet mukiminin serbest meslek faaliyetleri veya bağımsız nitelikdeki diğer faaliyetler dolayısıyla elde ettiği gelir, yalnız bu Devlette vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, eğer bu faaliyetler diğer Devlette icra edilirse ve eğer:

a) Kişi bu diğer Devlette bu faaliyetleri icra etmek için sürekli kullanabileceği bir sabit yere sahip ise veya
b) Kişi bu diğer Devlette, sözkonusu faaliyetleri icra etmek amacıyla, 12 aylık herhangi bir kesintisiz dönemde, bir veya birkaç seferde 183 gün veya daha fazla kalırsa,

sözkonusu gelir, aynı zamanda diğer Akit Devlette de vergilendirilebilir.

Böyle bir durumda olayına göre, ya yalnızca sözkonusu sabit yere atfedilebilen gelir, ya da yalnızca bu diğer Devlette bulunulan süre içinde elde edilen gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün serbest meslek faaliyetleri veya benzer nitelikdeki diğer faaliyetler dolayısıyla elde ettiği gelir, yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, eğer bu faaliyetler diğer Devlette icra edilirse ve eğer:

a) Teşebbüs, bu faaliyetleri icra etmek üzere bu diğer Devlette bir işyerine sahip olursa veya
b) Faaliyetlerin icra edildiği süre veya süreler, herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günü aşarsa,

sözkonusu gelir, aynı zamanda bu diğer Akit Devlette de vergilendirilebilir.

Böyle bir durumda olayına göre, ya yalnızca sözkonusu işyerine atfedilebilen gelir, ya da yalnızca bu diğer Devlette icra edilen faaliyetlere atfedilebilen gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir. Her iki durumda da bu teşebbüs, sözkonusu gelir dolayısıyla bu diğer Akit Devlette bu Anlaşmanın 7 nci Maddesi hükümlerine göre vergilendirilmeyi, yani sözkonusu gelir bu diğer Devlette bulunan işyerine atfedilebilirmiş gibi vergilendirilmeyi tercih edebilir. Bu tercih bu diğer Devletin sözkonusu gelir üzerinden tevkifat suretiyle vergi alma hakkını etkilemeyecektir.

3. “Serbest meslek faaliyetleri” terimi, özellikle bağımsız olarak yürütülen bilimsel, edebi, artistik, eğitici ve öğretici faaliyetleri, bunun yanısıra, doktorların, avukatların, mühendislerin, mimarların, dişçilerin, muhasebecilerin bağımsız faaliyetlerini ve özel mesleki bilgi ve maharet gerektiren diğer faaliyetleri kapsamına alır.

Madde 15

Bağımlı Faaliyetler

1. Bu Anlaşmanın 16, 18, 19 ve 21 inci Madde hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet mukiminin bir hizmet akdi dolayısıyla elde ettiği ücret, maaş ve diğer benzeri menfaatler, bu hizmet diğer Akit Devlette ifa edilmedikçe, yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir. Eğer hizmet diğer Devlette ifa edilirse, buradan elde edilen gelir diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bu Maddenin 1 inci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette ifa ettiği hizmet dolayısıyla elde ettiği gelir, eğer:

a) Gelir elde eden kişi, bu diğer Devlette bir vergilendirme döneminde bir veya bir kaç seferde 183 günü aşmamak üzere kalırsa ve

b) Ödeme, bu diğer Akit Devletin mukimi olmayan bir işveren tarafından veya böyle bir işveren adına yapılırsa ve

c) Ödeme, işverenin diğer Devlette sahip olduğu bir işyerinden veya sabit yerden yapılmazsa,

yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilebilecektir.

3. Bu maddenin bundan önceki hükümlerine bakılmaksızın, uluslararası trafikde işletilen bir gemi, uçak veya kara vasıtasında ifa edilen bir hizmet dolayısıyla elde edilen ücretler sözkonusu gemi, uçak veya kara nakil vasıtasını işleterek, kazanç elde eden kişinin mukim olduğu Akit Devlette vergilendirilebilir.

Madde 16

Müdürlere Yapılan Ödemeler

Bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlet mukimi olan bir şirketin Yönetim Kurulu üyesi olması dolayısıyla eline geçen ücret ve diğer benzeri ödemeler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

Madde 17

Artist ve Sporcular

1. Bu Anlaşmanın 14 ve 15 inci Madde hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir Akit Devlet mukimi olan ve tiyatro, sinema, radyo, televizyon artistliği yapan veya müzisyen olarak çalışan sanatçıların ve bunun yanısıra sporcuların diğer Akit Devlette icra ettikleri bu nitelikteki şahsi faaliyetleri dolayısıyla elde ettikleri gelirler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

2. Bir sanatçının ya da sporcunun icra ettiği bu nitelikteki şahsi faaliyetlerden doğan gelir, kendisine değil de bir başkasına yönelirse, bu gelir bu Anlaşmanın 7, 14 ve 15 inci madde hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, sanatçı ya da sporcunun faaliyetlerinin icra edildiği Akit Devlette vergilendirilebilir.

3. Bu Maddenin 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir Akit Devlette diğer Akit Devletin bir mukimi tarafından, 1 inci fıkrada belirtilen türden faaliyetlerin icrası sonucunda elde edilen gelir, bu ziyaretin diğer Akit Devletin resmi kaynaklarından desteklenmesi şartıyla ve Türkiye açısından ilaveten bu ziyaretin kamu menfaatine yararlı dernekler veya örgütler tarafından karşılanması durumunda bu faaliyetlerin icra edildiği Akit Devlette vergiden muaf tutulacaktır.

Madde 18

Emekli Maaşları

1. Bu Anlaşmanın 19 uncu maddesinin 2 nci fıkra hükmü saklı kalmak üzere, geçmiş çalışmaların karşılığında ödenen emekli maaşlarıyla sağlanan diğer benzeri menfaatler, Akit Devletlerden herhangi birinin sosyal güvenlik sistemi çerçevesinde yapılan her tür ödemeler ve bu Maddenin 2 nci fıkrasında tanımlanan düzenli ödemeler, yalnızca kendisine ödemede bulunulan kişinin mukim olduğu Devlette vergilendirilebilecektir.

2. “Düzenli ödeme” terimi para ve parayla ölçülebilir menfaatler karşılığında tam ve yeterli ödemede bulunma taahhüdünü mutazammın, ömür boyu veya belirli ya da belirlenebilir bir süre, belirli zamanlarda, düzenli olarak ödenecek olan belli bir meblağı ifade eder.

Madde 19

Kamu Görevleri

1. (a) Bir Akit Devletin kendisine, politik alt bölümüne veya bir mahalli idaresine bir gerçek kişi tarafından verilen hizmetler karşılığında, bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından sağlanan ve emekli maaşı dışında kalan menfaatler, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.

(b) Bununla beraber, hizmet diğer Akit Devlette sunulduğunda ve hizmeti sunan gerçek kişi o Devletin mukimi olduğunda, sağlanan bu menfaatler yalnızca bu diğer Devlette vergilendirilecektir. Ancak bu kişinin:

(i) Diğer Akit Devletin vatandaşı olması veya
(ii) Yalnızca hizmet sunmak için bu diğer Devletin mukimi durumuna geçmemiş olması zorunludur.

2. (a) Bir Akit Devletin kendisine, bir politik alt bölümüne veya bir mahalli idaresine bir gerçek kişi tarafından verilen hizmetler karşılığında bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından veya bunlarca oluşturulan fonlardan ödenen emekli maaşları, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.

(b) Bununla beraber, sözkonusu gerçek kişinin diğer Akit Devletin vatandaşı ve mukimi olması halinde bu emekli maaşı yalnızca diğer Akit Devlette vergilendirilebilecektir.

3. Bir Akit Devletin kendisi, bir politik alt bölümü veya bir mahalli idaresi tarafından yürütülen her tür ticaretle veya ticari faaliyetle bağlantılı hizmetler karşılığında sağlanan menfaatlere ve ödenen emekli maaşlarına, bu Anlaşmanın 15, 16 ve 18 inci Maddelerinin hükümleri uygulanacaktır.

Madde 20

Öğrenciler, Mesleki Eğitim Görenler ve Stajyerler

Bir Akit Devlete gidişinden hemen önce diğer Akit Devletin mukimi durumunda olan ve ilk bahsedilen Devlette yalnızca öğrenim veya mesleki eğitim amacıyla bulunan bir öğrenciye, mesleki eğitim gören kişiye veya stajyere:

(i) Geçimini, öğrenim veya mesleki eğitimini sağlayabilmesi için yurt dışından gönderilen her nevi paralar;

(ii) Geçimini, öğrenim veya mesleki eğitimini sağlayabilmesi için kamu, hayır, bilim, edebiyat veya öğrenim kurumları tarafından verilen her nevi burslar, masraf karşılıkları, mükafaatlar ve yapılan yardımlar, ilk bahsedilen Devlette vergiye tabi tutulmayacaktır.

Madde 21

Öğretmenler

1. Bir Akit Devlete, bir üniversite, yüksek okul, okul veya o Akit Devlette tanınan bir öğretim müessesesinde öğretim veya araştırma yapmak amacıyla iki yılı aşmayan bir süre için giden ve bu ziyaretten hemen önce diğer Akit Devletin mukimi durumunda olan bir gerçek kişinin, bu amaçla bu Devlete yaptığı ilk ziyaret tarihinden iki yıl süreyle, sözkonusu öğretim veya araştırma karşılığında eline geçen paralar, ilk bahsedilen Akit Devlette vergiye tabi tutulmayacaktır. Ancak bunun için, sözkonusu paraların ilk bahsedilen Akit Devletin dışındaki kaynaklardan elde edilmesi şarttır.

2. Bu Madde araştırma gelirlerine ilişkin olarak, yalnızca sözkonusu gerçek kişinin üstlendiği bu türden bir araştırmanın kamu menfaatine yönelik olması halinde uygulanacak; buna karşın bu araştırmanın özellikle diğer özel kişi ya da kişilerin menfaatine yürütülmesi halinde uygulanmayacaktır.

Madde 22

Diğer Gelirler

Bir Akit Devlet mukiminin nerede doğarsa doğsun, bu Anlaşmanın bundan önceki maddelerinde ele alınmayan gelir unsurları, tereke (trust) kaynaklı gelir olmamak kaydıyla, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.

Madde 23

Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi

1. Birleşik Krallık dışında kalan bir egemenlik sahasında ödenen verginin Birleşik Krallık vergisinden mahsubunu düzenleyen Birleşik Krallık mevzuatı hükümleri saklı kalmak üzere (burada öngörülen genel prensibi etkilememek şartıyla):

a) Türkiye mevzuatına göre ve bu Anlaşma gereğince, Türkiye içindeki kaynaklardan elde edilen ticari kazanç, gelir veya sermaye değer artış kazançları üzerinden doğrudan doğruya veya tevkifat suretiyle ödenen Türk vergisinin (temettüler için, temettünün içinden ödendiği kazancın vergisi hariç), Türk vergisinin hesabına esas alınan aynı ticari kazanç, gelir veya sermaye değer artış kazançları için Birleşik Krallık’da hesaplanan her nevi vergiden mahsubuna müsaade edilecektir.

b) Türkiye’de mukim olan bir şirket tarafından, Birleşik Krallık’da mukim olan ve temettü ödeyen şirketin doğrudan doğruya veya dolaylı olarak oy gücünün en az yüzde 10’unu kontrol eden bir şirkete ödenen temettüler için, mahsupda (bu fıkranın (a) bendi gereğince mahsubuna müsaade edilen Türk Vergisine ilaveten), sözkonusu temettünün içinden ödendiği kazanca ilişkin olarak şirketçe ödenen Türk vergisi de hesaba alınacaktır.

2. Bu Maddenin 1 inci fııkrasının amaçları yönünden, “ödenen Türk Vergisi” teriminin, herhangi bir yılda Türk vergisi olarak ödenmesi gereken; fakat Türk mevzuatının aşağıya kaydedilen hükümlerinden herhangi biri yüzünden, o yılda veya o yılın herhangi bir kısmında muafiyete, istisnaya veya indirime tabi tutulan meblağları da kapsamına aldığı kabul edilecektir:

a) (i) Gelir Vergisi Kanununun sekizinci Bölüm, Ek 1-6 ncı Maddeleri (Değişik 31 Aralık 1960 tarih ve 193 sayılı Kanun);

(ii) Kurumlar Vergisi Kanununun Birinci Kısım , İkinci Bölüm, 8 inci Maddesinin 9 no.lu bendi (Değişik 3 Haziran 1949 tarih ve 5422 sayılı Kanun);

Bu hükümlerin kapsam içinde kabul edilebilmesi için, bu Anlaşmanın imza tarihinden itibaren, genel niteliğini etkilemeyen önemsiz değişiklikler hariç, değişikliğe tabi tutulmamış olması ve yürürlükte olması zorunludur;

b) İleriki tarihlerde yürürlüğe girmekle beraber, Akit Devletlerin yetkili makamlarınca önemli ölçüde benzer nitelikte olduğu hususunda uzlaşmaya bağlanan ve daha sonra genel niteliğini etkilemeyen önemsiz değişiklikler hariç, değişikliğe tabi tutulmayan herhangi bir hüküm.

Belirli bir kaynakdan elde edilen gelire ilk defa ne zaman bir Türk vergi muafiyeti, istisnası veya indirimi uygulandıysa, bu gelir, ancak bu tarihten itibaren 10 yıllık bir dönemde aynı kaynakdan tekrar elde edildiğinde, bu fıkra hükümleri dolayısıyla Birleşik Krallık vergi indiriminden yararlanabilecektir.

3. Türkiye dışında kalan bir egemenlik sahasında ödenen verginin Türk vergisinden mahsubunu düzenleyen Türkiye mevzuatı hükümleri saklı kalmak üzere, bir Türkiye mukiminin, Birleşik Krallık mevzuatına göre ve bu Anlaşma gereğince, Birleşik Krallık içindeki kaynaklardan elde ettiği gelir (ticari kazançlar ve sermaye değer artış kazançları dahil) üzerinden ödediği Birleşik Krallık vergisinin, sözkonusu gelire ilişkin Türk vergisinden mahsubuna müsaade edilecektir. Bununla beraber bu mahsup, sözkonusu gelir için mahsupdan önce hesaplanan Türk vergisini aşmayacaktır.

4. Bu Maddenin 1 inci ve 3 üncü fıkralarının amaçları yönünden, bir Akit Devlet mukiminin elde ettiği ve diğer Akit Devletin, bu Anlaşmaya göre vergilendirebildiği ticari kazanç, gelir ve sermaye değer artış kazançlarının, diğer Akit Devlette bulunan kaynaklardan doğduğu kabul edilecektir.



Madde 24

Ayrım Yapılmaması

1. Bir Akit Devletin vatandaşları diğer Akit Devlette o Devletin vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya kaldıkları veya kalabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.

2. Bu Anlaşmanın 10 uncu Maddesinin 4 üncü fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyeri, bu diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten bir teşebbüsüne göre daha az lehe bir vergilemeyle karşı karşıya kalmayacaktır.

3. Bir Akit Devletin, diğer Akit Devletin bir veya bir kaç mukimi tarafından, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen sermayesine sahip olunan veya kontrol edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen Devlette, benzeri teşebbüslerin tabi oldukları veya olabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.

4. Bu Anlaşmanın 9 uncu Maddesi, 11 inci Maddesinin 7 nci fıkrası veya 12 nci Maddesinin 6 ncı fıkrası hükümlerinin uygulanacağı haller hariç olmak ve bu Anlaşmanın 11 inci Maddesinin 8 inci fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet teşebbüsünün vergi matrahı belirlenirken, bu teşebbüsün diğer Akit Devletin bir mukimine yaptığı faiz, gayrimaddi hak bedeli şeklindeki ödemelerle diğer ödemeler, bu ödemeler sanki ilk bahsedilen Devletin bir mukimine yapılmış gibi aynı şekilde indirilebilecektir.

5. Bu Maddede kapsama alınan hiçbir husus, Akit Devletlerden herhangi birinin kendi mukimlerine şahsi ve ailevi durumları dolayısıyla uyguladığı şahsi indirimleri, vergi ve matrah indirimlerini, bu Devlette mukim olmayan gerçek kişilere de uygulama zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.

Madde 25

Karşılıklı Anlaşma Usulü

1. Bir Akit Devlet mukimi, Akit Devletlerden birinin veya her ikisinin işlemlerinin kendisi için bu Anlaşma hükümlerine uygun düşmeyen sonuçlar yarattığı veya yaratacağı kanaatine vardığında, bu Devletlerin iç mevzuatlarında öngörülen müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın, durumu mukimi olduğu Akit Devletin yetkili makamına arzedebilir.

2. Sözkonusu yetkili makam, itirazı haklı bulmakla beraber kendisi tatminkar bir çözüme ulaşamadığı takdirde, bu Anlaşmaya ters düşen bir vergilemeyi önlemek amacıyla, diğer Akit Devletin yetkili makamıyla karşılıklı anlaşmaya gayret sarfedecektir.

3. Akit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşmanın yorumundan veya uygulamasından kaynaklanan her türlü güçlüğü ve tereddütü karşılıklı anlaşmayla çözmek için gayret göstereceklerdir.

4. Akit Devletlerin yetkili makamları, bundan önceki fıkralarda belirtilen hususlarda anlaşmaya varabilmek için birbirleriyle doğrudan doğruya haberleşebilirler.

Madde 26

Bilgi Değişimi

1. Akit Devletlerin yetkili makamları gerek bu Anlaşma hükümlerinin, gerekse iç mevzuatlarının işlerlik kazanabilmeleri için ihtiyaç duyulan bilgileri, iç mevzuattaki vergileme bu Anlaşma ile uyum halinde olduğu sürece, değişime tabi tutacaklardır. Bir Akit Devlet tarafından alınan her türlü bilgi, gizli tutulacak ve yalnızca bu Anlaşmada belirtilen vergilerin tahakkuk veya tahsilleriyle veya cebri icra ya da cezasıyla veya bu hususlardaki şikayet ve itirazlara bakmakla görevli kişi veya makamlara (adli makamlar ve idari kuruluşlar dahil) verilebilecektir. Bu kişi veya makamlar sözkonusu bilgileri yalnızca yukarıda belirtilen amaçlar doğrutusunda kullanacaklardır. Bu kişi veya makamlar sözkonusu bilgileri mahkeme duruşmalarında veya adli kararlar alınırken açıklayabilirler.

2. Bu Maddenin 1 inci fıkra hükümleri, hiçbir surette Akit Devletlerden birini:

a) Kendinin veya diğer Akit Devletin mevzuatına veya idari alışkanlıklarına uymayacak idari önlemler alma;

b) Kendinin veya diğer Akit Devletin mevzuatı veya normal idari işlemleri çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;

c) Herhangi bir ticari, sınai, mesleki sırrı veya ticari işlemi aleni hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı düşen bilgileri verme;

yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.

Madde 27

Diplomasi ve Konsolosluk Memurları

1. Bu Anlaşma hükümleri, diplomasi, daimi misyon ve konsolosluk memurlarının devletler hukukunun genel kuralları ve özel anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları mali ayrıcalıkları etkilemeyecektir.

2. Bu Anlaşmanın 4 üncü maddesinin 1 inci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devletin veya herhangi bir üçüncü Devletin diplomasi, daimi misyon veya konsolosluk memuru durumunda olan ve diğer Akit Devlette bulunan gerçek kişiler, yalnızca bu diğer Devletteki kaynaklardan gelir sağladığı ve vergiye tabi tutulduğu için, bu diğer Devletin mukimi addedilmeyeceklerdir.

Madde 28

Yürürlüğe Girme

Akit Devletlerden her biri, bu Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için kendi mevzuatında öngörülen işlemlerin tamamlandığını diğerine bildirecektir. Anlaşma, bu bildirimlerden sonuncusunun yapıldığı tarihde yürürlüğe girecek ve

(a) Türkiye’de Gelir Vergisi ve Kurumlar Vergisi için, bu bildirimlerden sonuncusunun yapıldığı yılı izleyen takvim yılının 1 Ocak günü veya daha sonra başlayan her mali yılda ve

(b) Birleşik Krallık’da:

(i) Gelir Vergisi ve Sermaye Değer Artış Kazançları Vergisi için, bu bildirimlerden sonuncusunun yapıldığı yılı izleyen takvim yılının 6 Nisan günü veya daha sonra başlayan her tahakkuk yılında;

(ii) Kurumlar Vergisi için, bu bildirimlerden sonuncusunun yapıldığı yılı izleyen takvim yılının 1 Nisan günü veya daha sonra başlayan her mali yılda,

uygulanacaktır.

Madde 29

Yürürlükden Kalkma

Bu Anlaşma, Akit Devletlerden biri tarafından feshedilinceye kadar yürürlükde kalacaktır. Akit Devletlerden herbiri Anlaşmayı, bu Anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 5 yıllık bir süreden sonra her takvim yılının bitiminden en az altı ay önce diplomatik yollardan fesih ihbarnamesi vermek suretiyle feshedebilir. Bu durumda Anlaşma:

a) Türkiye’de Gelir Vergisi ve Kurumlar Vergisi için, ihbarnamenin verildiği yılı izleyen takvim yılının 1 Ocak günü veya daha sonra başlayan her mali yılda ve

b) Birleşik Krallık’da:

(i) Gelir Vergisi ve Sermaye Değer Artış Kazançları Vergisi için, ihbarnamenin verildiği yılı izleyen takvim yılının 6 Nisan günü veya daha sonra başlayan her tahakkuk yılında;

(ii) Kurumlar Vergisi için, ihbarnamenin verildiği yılı izleyen takvim yılının 1 Nisan günü veya daha sonra başlayan her mali yılda,

hüküm ifade etmeyecektir.

 

Bu hususları teyiden, iki Devletin tam yetkili temsilcileri, bu Anlaşmayı imzaladılar.

Türkçe, ve İngilizce dillerinde her iki metin de aynı derecede geçerli olmak üzere, Londra’da, 19 Şubat 1986 tarihinde düzenlenmiştir.