Kanada

Karar No: 2011/1577
Karar Tarihi: 17/3/2011
Resmi Gazete No: 27919 (Mük.)
Resmi Gazete Tarihi: 29.4.2011

TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE KANADA ARASINDA GELİR VE SERVET ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA ENGEL OLMA ANLAŞMASI

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ VE  KANADA

Gelir ve servet üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmeyi önleyen ve vergi kaçakçılığına engel olan bir Anlaşma yapmak isteğiyle

AŞAĞIDAKİ ANLAŞMAYA VARMIŞLARDIR:

I. ANLAŞMANIN KAPSAMI

Madde 1

Kapsanan Kişiler

Bu Anlaşma Akit Devletlerden birinin veya her ikisinin mukimi olan kişilere uygulanacaktır.

Madde 2

Kapsanan Vergiler

1. Bu Anlaşma, ne şekilde alındığına bakılmaksızın, her bir Akit Devlet namına gelir ve servet üzerinden alınan vergilere uygulanacaktır.
2. Menkul veya gayrimenkul varlıkların devrinden doğan kazançlara uygulanan vergiler ile sermaye değer artışlarına uygulanan vergiler dahil olmak üzere, toplam gelir, toplam servet veya gelirin ya da servetin unsurları üzerinden alınan tüm vergiler, gelir ve servetten alınan vergiler olarak kabul edilecektir.
3. Anlaşmanın uygulanacağı mevcut vergiler özellikle:
(a) Kanada yönünden, Kanada Hükümeti tarafından Gelir Vergisi Kanunu uyarınca alınan vergiler;
(Bundan böyle “Kanada vergisi” olarak bahsedilecektir);
(b) Türkiye yönünden:
(i) Gelir Vergisi;
(ii) Kurumlar Vergisi; ve
(iii) Gelir vergisi ve Kurumlar vergisi üzerinden alınan fon payı;
(Bundan böyle “Türk vergisi” olarak bahsedilecektir).
4. Bu Anlaşma aynı zamanda, Anlaşmanın imza tarihinden sonra mevcut vergilerin yerine veya onlara ilave olarak alınacak servet vergilerine ve mevcut vergilere önemli ölçüde benzeyen vergilere de uygulanacaktır. Akit Devletlerin yetkili makamları, ilgili vergi kanunlarında yapılan önemli değişiklikleri birbirlerine bildireceklerdir.

II. TANIMLAR

Madde 3

Genel Tanımlar
1. Bu Anlaşmanın amaçları yönünden, metin aksini gerektirmedikçe:
(a) “Kanada” terimi, kara ülkesi, iç suları ve kara suları ile bunların üzerindeki hava sahası dahil olmak üzere Kanada’nın egemenlik alanını, bunun yanısıra uluslararası hukuka uygun olarak iç hukuk uyarınca belirlenen münhasır ekonomik bölge ve kıta sahanlığını ifade eder;
(b) “Türkiye” terimi, Türkiye’nin egemenlik alanını, kara sularını, bunun yanısıra uluslararası hukuka uygun olarak doğal kaynakların araştırılması, işletilmesi ve korunması amaçlarıyla yargı yetkisi veya egemenlik haklarına sahip olduğu deniz alanlarını ifade eder;
(c) “Bir Akit Devlet” ve “diğer Akit Devlet” terimleri metnin gereğine göre, Türkiye veya Kanada anlamına gelir;
(d) “Kişi” terimi, bir gerçek kişiyi, bir mameleki, bir vakfı (trust’ı), bir şirketi ve kişilerin oluşturduğu diğer herhangi bir kuruluşu kapsamına alır;
(e) “Şirket” terimi, herhangi bir kurum veya vergileme yönünden kurum olarak muamele gören herhangi bir kuruluş anlamına gelir;
(f) “Bir Akit Devletin teşebbüsü” ve “diğer Akit Devletin teşebbüsü” terimleri sırasıyla, bir Akit Devletin mukimi tarafından işletilen bir teşebbüs ve diğer Akit Devletin mukimi tarafından işletilen bir teşebbüs anlamına gelir;
(g) “Yetkili makam” terimi:
(i) Kanada’da, Milli Gelir Bakanı’nı veya Bakanın yetkili temsilcisini;
(ii) Türkiye’de, Maliye Bakanı’nı veya Bakanın yetkili temsilcisini ifade eder;
(h) “Vergi” terimi, 2 nci maddede kapsanan herhangi bir vergi anlamına gelir;
(i) “Uluslararası trafik” terimi, yalnızca diğer Akit Devletin sınırları içinde gerçekleştirilen gemi veya uçak işletmeciliği hariç olmak üzere, bir Akit Devlet teşebbüsü tarafından gemi veya uçak işletilerek yapılan taşımacılığı ifade eder;
(j) “Vatandaş” terimi:
(i) bir Akit Devlet vatandaşlığına sahip herhangi bir gerçek kişiyi;
(ii) bir Akit Devlette yürürlükte olan mevzuata göre statü kazanan herhangi bir hükmi şahsı, ortaklığı ve derneği ifade eder.
2. Anlaşmanın bir Akit Devlet tarafından uygulanması bakımından, Anlaşmada tanımlanmamış herhangi bir terim, metin aksini gerektirmedikçe, Anlaşmanın uygulanacağı vergilerin amaçları bakımından o Devletin mevzuatında sahip olduğu anlamı taşır.

Madde 4

Mukim

1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, “bir Akit Devletin mukimi” terimi, o Devletin mevzuatı gereğince ev, ikametgah, tescil yeri, yönetim yeri veya benzer yapıda diğer herhangi bir kriter nedeniyle vergi mükellefiyeti altına giren kişi anlamına gelir.
2. 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla bir gerçek kişi her iki Akit Devletin de mukimi olduğunda, bu gerçek kişinin durumu aşağıdaki şekilde belirlenecektir:
(a) Bu kişi, yalnızca daimi olarak kalabileceği bir meskenin bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir; eğer bu kişinin her iki Devlette de daimi olarak kalabileceği bir meskeni varsa, bu kişi yalnızca kişisel ve ekonomik ilişkilerinin daha yakın olduğu Devletin mukimi kabul edilecektir (hayati menfaatlerin merkezi);
(b) Eğer kişinin hayati menfaatlerinin merkezinin yer aldığı Devlet saptanamazsa veya kişinin her iki Devlette de daimi olarak kalabileceği bir meskeni yoksa, bu kişi yalnızca kalmayı adet edindiği evin bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir;
(c) Eğer kişinin her iki Devlette de kalmayı adet edindiği bir ev varsa veya her iki Devlette de böyle bir ev söz konusu değilse, bu kişi vatandaşı bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir;
(d) Eğer kişi, her iki Devletin de vatandaşıysa veya her iki Devletin de vatandaşı değilse, Akit Devletlerin yetkili makamları sorunu karşılıklı anlaşmayla çözeceklerdir.
3. 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla gerçek kişi dışındaki bir kişi, her iki Akit Devletin de mukimi olduğunda, bu kişi yalnızca kurulmuş (kayıtlı) olduğu Akit Devletin mukimi olarak kabul edilecektir veya bu kişi her iki Devlette de kurulmuş (kayıtlı) olmaması halinde Akit Devletlerin yetkili makamları, karşılıklı anlaşma ile sorunu çözmeye ve Anlaşmanın bu kişiye hangi şekilde uygulanacağını belirlemeye gayret edeceklerdir. Böyle bir anlaşmaya varılamaması durumunda, bu kişi, Anlaşma ile sağlanan herhangi bir vergi indirimi veya muafiyetinden yararlanmaya hak kazanamayacaktır.

Madde 5

İşyeri

1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından “işyeri” terimi, bir teşebbüsün işinin tamamen veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer anlamına gelir.
2. “İşyeri” terimi özellikle şunları kapsamına alır:
(a) Yönetim yeri;
(b) Şube;
(c) Büro;
(d) Fabrika;
(e) Atölye;
(f) Maden ocağı, petrol veya doğal gaz kuyusu, taş ocağı veya doğal kaynakların çıkarıldığı diğer herhangi bir yer.
3. “İşyeri” terimi aşağıdakileri de kapsayacaktır:
(a) Altı ayı aşan bir süre devam eden bir inşaat şantiyesi, yapım, montaj veya kurma projesi veya bunlara ilişkin gözetim faaliyetleri; ve
(b) Bir Akit Devlet teşebbüsü tarafından, çalışanları veya teşebbüs tarafından bu amaçla görevlendirilen diğer gerçek kişiler aracılığıyla diğer Akit Devlette ifa edilen ve herhangi bir 12 aylık dönemde o Devlet içinde toplam 183 günü aşan bir süre veya sürelerde devam eden, danışmanlık hizmetleri de dahil, hizmet tedarikleri (aynı veya bağlı proje için).
4. Bu maddenin daha önceki hükümlerine bakılmaksızın, “işyeri” teriminin aşağıdaki hususları kapsamadığı kabul edilecektir:
(a) Teşebbüs tesislerinin, teşebbüse ait malların veya ticari eşyanın yalnızca depolanması, teşhiri veya teslimi amacıyla kullanılması;
(b) Teşebbüse ait mal veya ticari eşya stoklarının yalnızca depolama, teşhir veya teslim amacıyla elde tutulması;
(c) Teşebbüse ait mal veya ticari eşya stoklarının yalnızca bir başka teşebbüse işlettirilmesi amacıyla elde tutulması;
(d) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca teşebbüse mal veya ticari eşya satın alma veya bilgi toplama amacıyla elde tutulması;
(e) İşe ilişkin sabit bir yerin teşebbüs için yalnızca hazırlayıcı veya yardımcı karakter taşıyan diğer herhangi bir işin yürütülmesi amacıyla elde tutulması;
(f) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca, (a) ila (e) bentleri arasında bahsedilen faaliyetlerin bir ya da birkaçını bir arada icra etmek için elde tutulması; ancak söz konusu faaliyetlerin bir arada yürütülmesi sonucunda işe ilişkin sabit yerde oluşan bütün bu faaliyetlerin hazırlayıcı veya yardımcı nitelikte olması şarttır.
5. 1 inci ve 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir kişi -6 ncı fıkra hükmünün uygulanacağı bağımsız nitelikte acente dışında- bir Akit Devlette, diğer Akit Devletin bir teşebbüsü namına hareket ederse, aşağıdaki şartlarla bu teşebbüs, ilk bahsedilen Devlette, bu kişinin teşebbüs için gerçekleştirdiği her türlü faaliyet dolayısıyla bir işyerine sahip kabul edilecektir:
(a) Eğer bu kişi, o Devlette teşebbüs adına mukavele akdetme yetkisine sahip olur ve bu yetkisini mutaden kullanırsa ve kişinin faaliyetleri 4 üncü fıkrada belirtilen ve işe ilişkin sabit bir yerden yapılması durumunda bu yeri, o fıkra hükümlerince işyeri haline getirmeyen nitelikteki faaliyetlerle sınırlı değilse; veya
(b) Eğer bu kişi, böyle bir yetkisi olmamasına rağmen, teşebbüs adına düzenli olarak sevk ettiği mallardan veya ticari eşyadan ilk bahsedilen Devlette mutaden mal veya ticari eşya stoku bulundurursa.
6. Bir teşebbüs, bir Akit Devlette işlerini yalnızca bir simsar, bir genel komisyon acentesi veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acente vasıtasıyla yürüttüğü için bu Devlette bir işyerine sahip kabul olunmayacaktır; şu kadar ki, bu kişilerin kendi işlerine olağan şekilde devam etmeleri şarttır.
7. Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket, diğer Akit Devletin mukimi olan veya bu diğer Akit Devlette ticari faaliyette bulunan (bir işyeri vasıtasıyla veya diğer bir şekilde) bir şirketi kontrol eder ya da onun tarafından kontrol edilirse, bu şirketlerden herhangi biri, diğeri için bir işyeri oluşturmayacaktır.

III. GELİRİN VERGİLENDİRİLMESİ

Madde 6

Gayrimenkul Varlıklardan Elde Edilen Gelir

1. Bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette bulunan gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir (tarım veya ormancılıktan elde edilen gelir dahil), bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. “Gayrimenkul varlık” terimi, bahse konu varlığın bulunduğu Akit Devletin mevzuatına göre tanımlanacaktır. Terim her halükarda gayrimenkul varlığa müteferri varlıkları, tarım ve ormancılıkta kullanılan araçları ve hayvanları, gayrimenkule ilişkin özel hukuk hükümlerinin uygulanacağı hakları, gayrimenkul intifa haklarını ve maden ocaklarının, kaynakların ve diğer doğal kaynakların işletme hakkından veya işletilmesinden doğan sabit ya da değişken ödemeler üzerindeki hakları kapsayacaktır; gemiler ve uçaklar gayrimenkul varlık olarak kabul edilmeyecektir.
3. 1 inci fıkra hükümleri, gayrimenkul varlığın doğrudan kullanımından, kiralanmasından veya diğer herhangi bir şekilde kullanımından elde edilen gelire uygulanacaktır.
4. 1 inci ve 3 üncü fıkra hükümleri aynı zamanda, bir teşebbüsün gayrimenkul varlıklarından elde edilen gelir ile serbest meslek faaliyetlerinin icrasında kullanılan gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelire de uygulanacaktır.

Madde 7

Ticari Kazançlar

1. Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazancı, yalnızca bu işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. 3 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet teşebbüsü diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunduğunda, her iki Akit Devlette de bu işyerine atfedilecek kazanç, bu işyeri aynı veya benzer koşullar altında aynı veya benzer faaliyetlerde bulunan, ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız bir faaliyet gösterseydi ne kazanç elde edecek ise aynı miktarda bir kazanç olacaktır.
3. İşyerinin kazancı belirlenirken, işyerinin bulunduğu Devlette veya başka bir yerde yapılan, yönetim ve genel idare giderleri de dahil, işyerinin amaçlarına uygun olan giderlerin indirilmesine müsaade edilecektir. İşyeri tarafından teşebbüsün ana merkezine veya diğer herhangi bir bürosuna lisansların, patentlerin veya diğer hakların kullanılması karşılığında yapılan gayrimaddi hak bedeli, ücret veya diğer benzeri ödemelerin; verilen hizmet veya yönetim karşılığında yapılan komisyon ödemelerinin; bankacılık teşebbüsleri hariç olmak üzere, işyerine ödünç olarak verilen paralar karşılığında ödenen faizlerin gider olarak indirilmesine (gerçekten yapılan giderlerin geri ödenmesi hariç) müsaade edilmeyecektir.
4. İşyerine, bu işyeri tarafından teşebbüs adına yalnızca mal veya ticari eşya satın alınması dolayısıyla hiçbir kazanç atfedilmeyecektir.
5. Kazanç, bu Anlaşmanın başka maddelerinde düzenlenen gelir unsurlarım da kapsamına aldığında, o maddelerin hükümleri bu madde hükümlerinden etkilenmeyecektir.

Madde 8

Deniz ve Hava Taşımacılığı

1. Bir Akit Deflet teşebbüsünün uluslararası trafikte gemi veya uçak işletmeciliğinden elde ettiği kazanç, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
2. 1 inci fıkra hükümleri aynı zamanda, bir Akit Devlet teşebbüsünün bir ortaklığa, bir ortak teşebbüse veya uluslararası işletilen bir acenteye iştirak etmesi dolayısıyla elde ettiği kazançlara da uygulanacaktır.

Madde 9

Bağımlı Teşebbüsler

1. (a) Bir Akit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı olarak diğer Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında; veya
(b) Aynı kişiler doğrudan veya dolaylı olarak bir Akit Devlet teşebbüsünün ve diğer Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında, ve her iki halde de, iki teşebbüsün ticari ve mali ilişkilerinde oluşan veya empoze edilen koşullar, bağımsız teşebbüsler arasında oluşması gereken koşullardan farklılaştığında, teşebbüslerden birinde olması gereken; fakat bu koşullar dolayısıyla kendini göstermeyen kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenip buna göre vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devletin kendi teşebbüsünün kazancına dahil edip vergilendirdiği kazanç, diğer Akit Devlette vergilendirilen diğer Devletin teşebbüsünün kazancını içermesi ve bu kazancın bağımsız iki teşebbüs arasında olması gereken koşullar göz önüne alındığında ilk bahsedilen Devletin teşebbüsünde tahakkuk etmesi gereken kazanç olması durumunda, diğer Devlet bu düzenlemenin haklı olduğu kanaatine varırsa söz konusu kazançlar üzerinden aldığı verginin miktarında gerekli düzeltmeleri yapacaktır. Bu düzeltme yapılırken, bu Anlaşmanın diğer hükümleri göz önünde tutulacak ve gerektiğinde Akit Devletlerin yetkili makamları birbirlerine danışacaklardır.
3. Bir Akit Devlet, 1 inci fıkrada belirtilen şartlar dahilindeki bir teşebbüsün kazancını, kendi iç mevzuatında öngörülen zamanaşımı süresi sona erdikten sonra ve her halükarda, bu değişikliğe konu olan kazancın, bu Devletin bir teşebbüsü adına tahakkuk ettiği yılın sonundan itibaren beş yıllık bir süreden sonra değiştirmeyecektir.
4. 2 nci ve 3 üncü fıkra hükümleri hile, iradi imtina veya ihmal durumlarında uygulanmayacaktır.

Madde 10

Temettüler

1. Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber söz konusu temettüler, temettüleri ödeyen şirketin mukimi olduğu Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak temettünün gerçek lehdarı diğer Akit Devletin bir mukimi ise bu şekilde alınacak vergi, durumuna göre aşağıdaki oranları aşmayacaktır;
(a) Temettünün gerçek lehdarı, temettüyü ödeyen şirketin oy gücünün en az yüzde 10 unu temsil eden hisseleri doğrudan doğruya elinde tutan bir şirket ise (ortaklıklar hariç) gayrisafı temettü tutarının yüzde
15 i,
(b) Diğer tüm durumlarda gayrisafı temettü tutarının yüzde 20 si.

Bu fıkra hükümleri, içerisinden temettü ödemesi yapılan kazançlar yönünden şirketin vergilendirilmesine etki etmeyecektir.
3. Bu maddede kullanılan “temettü” terimi, hisse senetlerinden, intifa senetlerinden veya intifa haklarından, kurucu hisse senetlerinden veya alacak niteliğinde olmayıp kazanca katılmayı sağlayan diğer haklardan elde edilen gelirler ile dağıtımı yapan şirketin mukim olduğu Devletin mevzuatına göre, vergileme yönünden hisse senetlerinden elde edilen gelirle aynı muameleyi gören gelirleri ifade eder.
4. Bir Akit Devlet mukimi olan temettünün gerçek lehdarı, temettüyü ödeyen şirketin mukim olduğu diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa ve söz konusu temettü elde ediş olayı ile bu işyerinin arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, 7 nci madde hükümleri uygulanacaktır.
5. Bir Akit Devlet mukimi olan bir şirket, diğer Akit Devlette kazanç veya gelir elde ettiğinde, bu diğer Devlet temettülerin kendi mukimlerinden birine ödenmesi veya temettü elde edilmesi ile bu diğer Devlette bulunan bir işyeri veya sabit yer arasında etkin bir bağ bulunması durumları hariç olmak üzere, bu şirket tarafından ödenen temettüler üzerinden herhangi bir vergi alamaz. Aynı şekilde bu diğer Devlet, ödenen temettülerin veya dağıtılmamış kazancın tamamen veya kısmen bu diğer Devlette elde edilen kazanç veya gelir olup olmadığına bakmaksızın, bu şirketin dağıtılmayan kazançları üzerinden dağıtılmayan kazançlara uygulanan bir vergi alamaz.
6. Bu Anlaşmadaki hiçbir hüküm, bir Akit Devletin, bir şirketin bu Devlette bulunan işyerine atfedilebilen kazançları üzerinden bu Devletin bir mukimi ve Kanada bakımından bir vatandaşı olan bir şirketin kazançlarından alınan vergiye ek bir vergi almasını önleyecek şekilde yorumlanamaz. Bu şekilde alınacak ek vergi:
(a) Kanada yönünden, önceki vergilendirme yıllarında söz konusu ek vergiye tabi tutulmayan ve Kanada tarafından, burada bahsedilen ek vergi hariç olmak üzere bu tür kazançlar üzerinden alınan tüm vergiler mahsup edildikten sonra, bir yılda ve önceki yıllarda işyerine atfedilebilen kazanç tutarın yüzde 15 ini;
(b) Türkiye yönünden, Türkiye’de bulunan işyerine atfedilebilen kazançtan, Türkiye’de mukim bir şirketin kazancına uygulanabilen vergi mahsup edildikten sonra kalan tutarın yüzde 20’sini
aşmayacaktır.

Madde 11

Faiz

1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen faiz, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, bu faiz, elde edildiği Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak faizin gerçek lehdarı diğer Akit Devletin bir mukimi ise bu şekilde alınarak vergi, faizin gayrisafı tutarının yüzde 15 ini aşmayacaktır.
3. 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın:
(a) Kanada’da doğan ve Türkiye Hükümeti’ne veya Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na ödenen faiz, Kanada vergisinden istisna edilecektir;
(b) Türkiye’de doğan ve Kanada Hükümeti’ne veya Kanada Bankası’na ödenen faiz, Türk vergisinden istisna edilecektir.
4. Bu maddede kullanılan “faiz” terimi, ipotek garantisine bağlı olsun olmasın ve kazanca katılım hakkı tanısın tanımasın, kamu menkul kıymetlerinden, tahvillerden veya borç senetlerinden ve her nevi alacaktan doğan gelir ile gelirin elde edildiği Devletin vergi mevzuatına göre ikrazat geliri sayılan diğer bütün gelirleri ifade eder. Bununla beraber, “faiz” terimi 10 uncu maddede bahsedilen geliri kapsamaz.
5. Bir Akit Devlet mukimi olan faizin gerçek lehdarı, faizin elde edildiği diğer Akit Devlette bulunan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa ve söz konusu faizin ödendiği alacak ile bu işyeri arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda, 7 nci madde hükümleri uygulanacaktır.
6. Bir Akit Devletin kendisi, politik alt bölümü, mahalli idaresi veya mukimi tarafından ödenen faizin, o Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, faiz ödeyen kişi, bir Akit Devletin mukimi olsun veya olmasın, bir Akit Devlette faiz ödemeye neden olan borç-alacak ilişkisiyle bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve faiz bu işyerinden veya sabit yerden kaynaklandığında, söz konusu faizin işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Akit Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
7. Alacak karşılığında ödenen faizin miktarı, ödeyici ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve gerçek lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Akit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.

Madde 12

Gayrimaddi Hak Bedelleri

1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, söz konusu gayrimaddi hak bedelleri elde edildikleri Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehdarı diğer Akit Devletin bir mukimi ise, bu şekilde alınacak vergi, gayrimaddi hak bedelinin gayrisafı tutarının yüzde 10 unu aşmayacaktır.
3. Bu maddede kullanılan “gayrimaddi hak bedelleri” terimi, sinema filmleri ile radyo ve televizyon kayıtlan dahil olmak üzere edebi, sanatsal veya bilimsel her nevi telif hakkının, her nevi patentin, alameti farikanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin kullanımı, kullanım hakkı veya satışı karşılığında veya sınai, ticari veya bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikimi için veya snai, ticari veya bilimsel teçhizatın kullanımı ya da kullanım hakkı karşılığında yapılan her türlü ödemeyi ifade eder.
4. Bir Akit Devlet mukimi olan gayrimaddi hak bedelinin gerçek lehdarı, bu bedelin elde edildiği diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa ve söz konusu bedelin ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri arasında etkin bir bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda 7 nci madde hükümleri uygulanacaktır,
5. Bir Akit Devletin kendisi, politik alt bölümü, mahalli idaresi veya mukimi tarafından ödenen gayrimaddi hak bedelinin, o Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, gayrimaddi hak bedelini ödeyen kişi, bir Akit Devletin mukimi olsun ya da olmasın, bir Akit Devlette gayrimaddi hak bedelini ödemeye neden olan yükümlülük ile bağlantılı bir işyerine veya sabit yere sahip olduğunda ve bu gayrimaddi hak bedeli bu işyerinden veya sabit yerden kaynaklandığında, söz konusu gayrimaddi hak bedelinin işyerinin veya sabit yerin bulunduğu Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
6. Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen gayrimaddi hak bedelinin miktarı, ödeyici ile gerçek lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında varolan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve gerçek lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri yalnızca en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Akit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.

Madde 13

Sermaye Değer Artış Kazançları

1. Bir Akit Devlet mukimince, diğer Akit Devlette yer alan ve 6 nci maddede belirtilen gayrimenkul varlıkların elden çıkarılmasından elde edilen kazanç, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyerinin ticari varlığına dahil menkul varlıkların veya bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere kullandığı sabit bir yere ait menkul varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazanç, bu işyerinin (tek olarak veya tüm teşebbüsle birlikte) veya sabit yerin elden çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir Akit Devlet teşebbüsünce uluslararası trafikte işletilen gemi veya uçakların veya söz konusu gemi veya uçakların işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
4. (a) Değerini esas itibariyle bir Akit Devlette bulunan gayrimenkul varlıklardan alan şirket sermaye paylarının elden
çıkarılmasından sağlanan kazançlar, ve
(b) Değerini esas itibariyle bir Akit Devlette bulunan
gayrimenkul varlıklardan alan bir ortaklık, vakıf (trust) veya
mamelekteki payların elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar,
bu Devlette vergilendirilebilir. Bu fıkranın amaçları bakımından, “gayrimenkul varlık” terimi (a) bendinde bahsedilen şirket sermaye paylarını ya da (b) bendinde bahsedilen ortaklık, vakıf (trust) veya mamelekteki bir payı kapsamına alır.
5. 1, 2, 3 ve 4 üncü fıkralarda belirtilenlerin dışında kalan varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar yalnızca elden çıkaranın mukim olduğu Akit Devlette vergilendirilecektir. Bununla beraber, diğer Akit Devlette elde edilen bu kazançlar, kazancın doğmasına neden olan elden çıkarma işleminin, varlığın elden çıkaran kişi tarafından iktisap edilmesinden sonra bir yılı geçmeyecek şekilde gerçekleşmesi koşuluyla, bu diğer Devlette de vergilendirilebilir.
6. 5 inci fıkra hükümleri, bir Akit Devletin, diğer Akit Devletin mukimi olan ve herhangi bir varlığı (7 nci fıkrada belirtilen varlıklar hariç) elden çıkarmasından hemen önceki beş yıllık süre içerisindeki herhangi bir zamanda ilk bahsedilen Devletin mukimi olan bir gerçek kişinin söz konusu varlığı elden çıkarması dolayısıyla elde ettiği kazançlar üzerinden kendi mevzuatı uyarınca vergilendirme hakkım, söz konusu kişinin bu varlığa ilk bahsedilen Devletin mukimi iken sahip olması koşuluyla, etkilemeyecektir.
7. Bir Akit Devlet mukimliği sona eren ve hemen akabinde diğer Akit Devletin bir mukimi olan bir gerçek kişi, ilk bahsedilen Devletteki vergilendirme amaçları bakımından, ilk bahsedilen Devlette bir varlığı elden çıkarmış gibi muamele görüyor ve bu nedenle vergilendiriliyor ise, bu kişi, diğer Devletteki vergilendirme amaçları bakımından, sanki bu Devletin mukimi olmadan hemen önce varlığı o andaki rayiç bedeline eşit bir fiyattan satmış ve geri almış gibi muamele görmeyi seçebilir. Ancak bu hüküm, bu kişi diğer Devletin mukimi olmadan önce kazancı elde etmiş olsaydı bu maddenin bu fıkra dışındaki hükümleri uyarınca diğer Devlet tarafından vergilendirilebilecek kazançlar ile ilgili varlıklara uygulanmayacaktır.

Madde 14

Serbest Meslek Faaliyetleri

1. Bir Akit Devletin mukimi olan bir gerçek kişinin serbest meslek faaliyetleri veya bağımsız nitelikteki diğer faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Bununla beraber, bu faaliyetler diğer Devlette icra edilirse ve eğer:
(a) Bu kişi, bu diğer Devlette söz konusu hizmet veya faaliyetleri icra etmek amacıyla sürekli kullanabileceği sabit bir yere sahip ise; veya
(b) Bu kişi, bu diğer Devlette, söz konusu hizmet veya faaliyetleri icra etmek amacıyla, 12 aylık herhangi bir kesintisiz dönemde, bir veya birkaç seferde toplam 183 gün veya daha fazla kalırsa;söz konusu gelir, aynı zamanda diğer Akit Devlette de vergilendirilebilir.
Böyle bir durumda olayına göre, ya yalnızca söz konusu sabit yere atfedilebilen gelir, ya da yalnızca gerçek kişinin bu diğer Devlette bulunduğu süre içinde icra ettiği hizmet veya faaliyetlerden elde ettiği gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. “Serbest meslek faaliyetleri” terimi, özellikle bağımsız olarak yürütülen bilimsel, edebi, sanatsal, eğitici veya öğretici faaliyetleri, bunun yanısıra, doktorların, avukatların, mühendislerin, mimarların, dişçilerin ve muhasebecilerin bağımsız faaliyetleri ile özel mesleki yetenek gerektiren diğer faaliyetleri kapsamına alır.

Madde 15

Bağımlı Faaliyetler

1. 16, 18, 19 ve 20 nci maddelerin hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet mukiminin bir hizmet akdi dolayısıyla elde ettiği ücret, maaş ve diğer benzeri gelirler, bu hizmet diğer Akit Devlette ifa edilmedikçe, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Hizmet diğer Devlette ifa edilirse, buradan elde edilen söz konusu gelir bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. 1 inci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette ifa ettiği bir hizmet dolayısıyla elde ettiği gelir, eğer:
(a) gelir elde eden kişi, diğer Devlette ilgili takvim yılı içinde başlayan veya sona eren herhangi bir on iki aylık dönemde bir veya birkaç seferde toplam 183 günü aşmamak üzere kalırsa, ve
(b) ödeme, diğer Devletin mukimi olmayan bir işveren tarafından veya böyle bir işveren adına yapılırsa, ve
(c) ödeme, işverenin diğer Devlette sahip olduğu bir işyerinden veya sabit yerden yapılmazsa
yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir.
3. Bu maddenin bundan önceki hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devlet teşebbüsü tarafından uluslararası trafikte işletilen bir gemi veya uçakta ifa edilen bir hizmet dolayısıyla elde edilen gelir, bu Devlette vergilendirilebilir.

Madde 16

Yöneticilere Yapılan Ödemeler

Bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlet mukimi olan bir şirketin yönetim kurulu üyesi veya benzeri herhangi bir organın üyesi olması dolayısıyla elde ettiği ücret ve diğer benzeri ödemeler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

Madde 17

Sanatçı ve Sporcular

1. 7,14 ve 15 inci madde hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devlet mukimi olan tiyatro, sinema, radyo veya televizyon sanatçısı gibi bir sanatçının ya da bir müzisyenin veya bir sporcunun diğer Akit Devlette icra ettiği bu nitelikteki şahsi faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir sanatçının ya da sporcunun icra ettiği şahsi faaliyetlerden doğan gelir, sanatçının veya sporcunun kendisi adına değil de bir başkası adına tahakkuk ederse, bu gelir 7, 14 ve 15 inci madde hükümlerine bakılmaksızın, sanatçı ya da sporcunun faaliyetlerinin icra edildiği Akit Devlette vergilendirilebilir.
3. Sanatçı, sporcu veya bunlarla bağlantılı kişilerin, 2 nci fıkrada söz edilen kişinin elde ettiği kazanca doğrudan veya dolaylı olarak katılmadığı tespit edilirse 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır.
4. 1 inci ve 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, 1 inci fıkrada tanımlanan faaliyetlerden Akit Devletler arasındaki kültürel değişim programları çerçevesinde elde edilen gelirler, bu faaliyetlerin icra edildiği Akit Devlette vergiden istisna edilecektir.

Madde 18

Emekli Maaşları ve Düzenli Ödemeler

1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devlet mukimine ödenen emekli maaşları ve düzenli ödemeler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devlet mukimine ödenen emekli maaşları, doğdukları Devlette ve bu Devletin iç mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak, periyodik emekli maaşı ödemelerinde alınacak vergi aşağıdakilerden daha düşük olanı aşmayacaktır:
(a) İlgili takvim yılında, gelir elde eden kişiye yapılan bu şekildeki periyodik emekli maaşı ödemelerinin on iki bin Kanada Doları’nı veya ödeme tarihindeki Türk Lirası karşılığını aşması durumunda gayrisafı tutarın yüzde 15 i; ve
(b) Geliri elde eden gerçek kişi ödemenin yapıldığı Akit Devletin mukimi olsaydı, o yıl elde ettiği periyodik emekli maaşının toplam tutarı üzerinden o yıl için ödemesi gereken vergi miktarı göz önüne alınarak belirlenecek olan oran.
Akit Devletlerin yetkili makamları, gerekli görürlerse, parasal veya ekonomik gelişmelerin sonucunda, yukarıda belirtilen tutarın değiştirilmesi konusunda anlaşmaya varabilirler.
3. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen düzenli ödemeler, doğdukları Devlette ve bu Devletin iç mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi, bu Devlette vergiye tabi olan miktarın yüzde 15 ini aşmayacaktır. Bununla birlikte söz konusu sınırlama, bir düzenli ödemeden feragat edilmesi, ödemenin feshedilmesi, ödemenin peşin ödemeye çevrilmesi, satılması veya bir başka şekilde elden çıkarılması nedeniyle yapılan toplu ödemelere ya da bir düzenli ödeme sözleşmesi kapsamında yapılan ve bu sözleşmeye taraf kişinin gelirinin hesaplanması sırasında maliyeti kısmen veya tamamen indirilebilen ödemelere uygulanmayacaktır.
4. Bu Anlaşmadaki herhangi bir hükümle bağlı kalmaksızın:
(a) Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen savaş maluliyeti aylıkları ve ödenekleri (savaş gazilerine ödenen ya da savaş sonucu yaralanma veya zarara uğrama nedeniyle ödenen aylıklar ve ödenekler dahil), ilk bahsedilen Devletin bir mukimi tarafından elde edildikleri takdirde bu Devlette istisna edilecek miktar ile sınırlı olmak üzere, diğer Devlette vergiden istisna edileceklerdir; ve
(b) Bir Akit Devlette doğan nafaka ve diğer benzeri ödemelerin, diğer Akit Devletin mukimi olan ve söz konusu ödemeler nedeniyle mukimi olduğu Devlette vergiye tabi olan bir kişiye yapılması durumunda, bu ödemeler yalnızca bu diğer Devlette vergilendirilecektir. Ancak, diğer Devlette vergilendirilen tutar, ödeme yapılan kişi ilk bahsedilen Devletin bir mukimi olsaydı o Devlette vergilendirilebilecek olan tutarı aşmayacaktır.
5. Bu Anlaşmanın amaçları yönünden, “düzenli ödemeler” terimi, tam ve yeterli ödemede bulunma taahhüdüne bağlı olarak (verilen hizmetlerden başka) yaşam boyu veya belirli yıllar süresince, belirli zamanlarda, düzenli olarak ödenen belirli bir meblağı ifade eder; ancak, düzenli olmayan veya elde edildiği Akit Devlette maliyeti vergilendirme amaçları bakımından indirim konusu yapılan ödemeleri kapsamaz.

Madde 19

Kamu Hizmeti

1. (a) Bir Akit Devletin kendisine, politik alt bölümüne veya mahalli idaresine bir gerçek kişi tarafından verilen hizmetler karşılığında, bu Devlet, alt bölüm veya idare tarafından ödenen, emekli maaşı dışında kalan ücret, maaş ve diğer benzeri ödemeler yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
(b) Bununla beraber, hizmet diğer Devlette ifa edildiğinde ve gerçek kişi bu diğer Devletin bir mukimi olduğunda, söz konusu ücret, maaş ve diğer benzeri ödemeler yalnızca bu diğer Akit Devlette vergilendirilecektir. Ancak bu kişinin:
(i) ilk bahsedilen Devletin vatandaşı değil, bu diğer Devletin vatandaşı olması; veya
(ii) yalnızca bu hizmeti ifa etmek için bu Devletin mukimi durumuna geçmemiş olması zorunludur.
2. 1 inci fıkraya bakılmaksızın, bir Akit Devletin kendisi, politik alt bölümü veya mahalli idaresi tarafından yürütülen ticari faaliyetlerle bağlantılı hizmetler karşılığında yapılan ücret, maaş ve diğer benzeri ödemelere 15, 16 ve 17 nci madde hükümleri uygulanacaktır.

Madde 20

Öğrenciler

Bir Akit Devleti ziyareti sırasında veya hemen öncesinde diğer Akit Devletin mukimi olan ve ilk bahsedilen Devlette yalnızca öğrenim veya mesleki eğitim amacıyla bulunan bir öğrenci, stajyer veya mesleki eğitim gören kişiye geçimini, öğrenimini veya mesleki eğitimini sağlayabilmesi için bu Devletin dışındaki kaynaklardan yapılan ödemeler, bu Devlette vergilendirilmeyecektir.

Madde 21

Diğer Gelirler

1. 2 nci fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet mukiminin bu Anlaşmanın önceki maddelerinde ele alınmayan gelir unsurları, nerede doğarsa doğsun, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
2. Bununla birlikte, söz konusu gelir bir Akit Devletin mukimi tarafından diğer Akit Devletteki kaynaklardan elde ediliyorsa, bu gelir doğduğu Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir.

IV. SERVETİN VERGİLENDİRİLMESİ

Madde 22

Servet

1. Bir Akit Devlet mukiminin 6 nci maddede bahsedilen gayrimenkul varlıklardan oluşan ve diğer Akit Devlette bulunan serveti, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyerinin ticari varlığına dahil menkul varlıklardan veya bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere kullanabileceği sabit bir yere ait menkul varlıklardan oluşan servet, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir Akit Devlet teşebbüsü tarafından uluslararası trafikte işletilen gemi ve uçaklardan ve söz konusu gemi ve uçakların işletilmesi ile ilgili menkul varlıklardan oluşan servet, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
4. Bir Akit Devlet mukiminin servetinin diğer bütün unsurları, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.

V. ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME YÖNTEMLERİ

Madde 23

Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi

1. Kanada yönünden çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir:
(a) Kanada toprakları dışında ödenen verginin Kanada’da ödenecek vergiden indirilmesine ilişkin Kanada iç mevzuatındaki mevcut hükümler ile bu hükümlerde sonradan yapılan değişiklikler -burada öngörülen genel ilkeleri etkilememek şartıyla- saklı kalmak üzere, Kanada mevzuatı uyarınca daha büyük bir indirim ya da muafiyet sağlanmadığı sürece, Türkiye’de elde edilen kar, gelir veya kazançlar üzerinden Türkiye’de ödenecek vergi, söz konusu kâr, gelir veya kazançlar nedeniyle Kanada’da ödenecek herhangi bir Kanada vergisinden mahsup edilecektir. Bu bendin amaçları bakımından, bir Kanada mukiminin bu Anlaşma uyarınca Türkiye’de vergilendirilen kar, gelir veya kazançlarının, Türkiye’deki kaynaklardan elde edildiği kabul olunacaktır;
(b) Kanada toprakları dışında ödenen bir verginin Kanada’da ödenecek vergiden indirilmesine ilişkin Kanada iç mevzuatındaki mevcut hükümler ile bu hükümlerde sonradan yapılan değişiklikler -burada öngörülen genel ilkeleri etkilememek şartıyla- saklı kalmak üzere, Türkiye mukimi bir şirketin, bu şirketteki oy hakkının en az % 10 unu doğrudan veya dolaylı olarak kontrol eden Kanada mukimi bir şirkete temettü ödemesi durumunda, bu temettülerin dağıtıldığı kazançlar üzerinden ilk bahsedilen şirket tarafından Türkiye’de ödenecek vergi mahsupta dikkate alınacaktır; ve
(c) Bir Kanada mukimi, bu Anlaşmadaki herhangi bir hüküm uyarınca, Kanada’da vergiden istisna edilen bir gelir elde ettiğinde veya servete sahip olduğunda, Kanada, diğer gelir veya servete ilişkin vergi miktarının hesaplanmasında, vergiden istisna edilen geliri veya serveti de dikkate alabilir.
2. Türkiye yönünden çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir: Bir Türkiye mukimi, bu Anlaşmanın hükümleri uyarınca, Kanada ve Türkiye’de vergilendirilebilen bir gelir elde ettiğinde veya servete sahip olduğunda, Türkiye, yabancı vergilerin mahsubuna ilişkin Türk vergi mevzuatı hükümleri saklı kalmak üzere, Kanada’da gelir veya servet üzerinden ödenen vergiye eşit bir miktarın, bu kişinin geliri veya serveti üzerinden ödeyeceği vergiden mahsubuna müsaade edecektir. Bununla birlikte, söz konusu mahsup, Kanada’da vergilendirilebilen gelir veya servet için, mahsuptan önce Türkiye’de hesaplanan vergi tutarını aşmayacaktır.
3. 1 inci fıkranın (a) ve (b) bentlerinin Kanada mukimi bir şirkete uygulanma amaçları bakımından, Türkiye’de ödenebilir vergi, bir vergilendirme yılında Türkiye’de aktif olarak yürütülen ticari faaliyetlere atfedilebilen kazançlara ilişkin olarak Türkiye’de ödenmesi gereken, ancak söz konusu vergilendirme yılının tamamı veya bir kısmı için Türkiye’deki özel vergi tedbirleri uyarınca sağlanan -söz konusu tedbirlerin Anlaşmanın imza tarihinden önce yürürlükte bulunması ve o tarihten bu yana değiştirilmemiş olması veya yapılan değişikliklerin yalnızca, bu kuralların genel karakterini etkilemeyen, küçük değişikliklerle ilgili olması şartıyla- muafiyet veya indirimler nedeniyle ödenmeyen her türlü vergiyi kapsayacaktır. Bu fıkra,
(a) 1 inci fıkranın (a) bendi bakımından, bu şirketin, bu Anlaşmanın yürürlüğe girdiği takvim yılım takip eden Ocak ayının ilk gününden itibaren beş yıllık dönem içinde başlayan vergilendirme yılları için, ve
(b) 1 inci fıkranın (b) bendinin, Kanada’da mukim bir şirketin bu dönem içinde başlayan vergilendirme yıllarına uygulanması amacıyla, Türkiye mukimi bir şirketin bu dönem içinde başlayan vergilendirme yılları için ödeyeceği verginin hesaplanması sırasında
uygulanacaktır.

VI. ÖZEL HÜKÜMLER

Madde 24

Ayrım Yapılmaması

1. Bir Akit Devletin vatandaşları, diğer Akit Devlette, bu diğer Devletin vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya kaldıkları veya kalabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyeri, bu diğer Devlette, bu diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten teşebbüslerine göre daha az lehe bir vergilemeyle karşı karşıya kalmayacaktır.
3. Bir Akit Devletin, diğer Akit Devletin bir veya birkaç mukimi tarafından, doğrudan veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen sermayesine sahip olunan veya kontrol edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen Devlette, üçüncü bir Devletin bir veya birkaç mukimi tarafından, doğrudan veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen sermayesine sahip olunan veya kontrol edilen ilk bahsedilen Devletin benzeri teşebbüslerinin tabi oldukları veya olabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
4. Bu maddenin hiçbir hükmü, bir Akit Devletin kendi mukimlerine şahsi veya ailevi durumları dolayısıyla uyguladığı şahsi indirim, vergi ve matrah indirimlerini diğer Akit Devlet mukimlerine de uygulamak zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.
5. Bu maddedeki “vergilendirme” terimi, bu Anlaşmanın konusunu oluşturan vergileri ifade etmektedir.

Madde 25

Karşılıklı Anlaşma Usulü

1. Bir Akit Devlet mukimi, Akit Devletlerden birinin veya her ikisinin işlemlerinin kendisi için bu Anlaşma hükümlerine uygun düşmeyen bir vergileme yarattığı veya yaratacağı kanaatine vardığında, bu Devletlerin iç mevzuatlarında öngörülen müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın, mukimi olduğu Akit Devletin yetkili makamına, vergilendirmenin düzeltilmesine ilişkin talebini nedenleriyle birlikte belirten yazılı bir başvuruda bulunabilir.
2. 1 inci fıkrada bahsedilen yetkili makam, itirazı haklı bulmakla beraber kendisi tatminkar bir çözüme ulaşamadığı takdirde, bu Anlaşmaya ters düşen bir vergilemeyi önlemek amacıyla, diğer Akit Devletin yetkili makamıyla karşılıklı anlaşmaya gayret sarf edecektir.
3. Bir Akit Devlet, kendi iç mevzuatında belirtilen zamanaşımı sürelerinin sona ermesinden ve her halükarda, söz konusu gelirin elde edildiği vergilendirme döneminin bitiminden itibaren beş yıllık bir süreden sonra, Akit Devletlerden herhangi birinin mukiminin vergi matrahını, diğer Akit Devlette de vergiye tabi tutulan gelir unsurların matraha dahil etmek suretiyle artırmayacaktır. Kanada yönünden bu fıkra, hile, iradi imtina veya ihmal durumlarında uygulanmayacaktır.
4. Akit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşmanın yorumundan veya uygulanmasından kaynaklanan her türlü güçlüğü veya tereddüdü karşılıklı anlaşmayla çözmek için gayret göstereceklerdir.
5. Akit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşmada ele alınmayan durumlara ilişkin çifte vergilendirmenin önlenmesi amacıyla karşılıklı görüş alışverişinde bulunabilir ve bu Anlaşmanın uygulanması amacıyla birbirleriyle doğrudan haberleşebilirler.

Madde 26

Bilgi Değişimi

1. Akit Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşma hükümlerinin, bunun yanı sıra bu Anlaşma ile uyumsuzluk göstermediği sürece, Akit Devletler tarafından alınan her çeşit ve her tanımdaki vergilerle ilgili iç mevzuat hükümlerinin uygulanmasıyla öngörülebilir biçimde ilgili olan bilgileri değişime tabi tutacaklardır. Bilgi değişimi 1 ve 2 nci maddeler ile sınırlı değildir. Bir Akit Devlet tarafından alınan her türlü bilgi, o Devletin kendi iç mevzuatı çerçevesinde elde ettiği bilgiler gibi gizli tutulacak ve yalnızca bu Devletteki vergilerin tahakkuk veya tahsilleri veya cebri icrasıyla ilgili veya bu hususlardaki şikayet ve itirazlara bakmakla görevli kişi veya makamlara (adli makamlar ve idari kuruluşlar dahil) verilebilecektir. Bu kişi veya makamlar söz konusu bilgileri yalnızca bu amaçlar doğrultusunda kullanacaklardır. Bu kişi veya makamlar söz konusu bilgileri mahkeme tutanaklarında veya adli kararlarda açıklayabilirler.
2. 1 inci fıkradaki hiçbir hüküm Akit Devletlerden birini:
(a) Kendisinin veya diğer Akit Devletin mevzuatına veya idari uygulamalarına uymayacak idari önlemler alma;
(b) Kendisinin veya diğer Akit Devletin mevzuatı veya normal idari işlemleri çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;
(c) Herhangi bir ticari, sınai, mesleki sırrı veya ticari işlemi aleni hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı düşen bilgileri verme
yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.
3. Bir Akit Devletin bu maddeye uygun olarak bilgi talep etmesi halinde, diğer Akit Devlet, böyle bir bilgiye kendi vergisel amaçlan için ihtiyacı olmasa dahi talep edilen bilgiyi temin etmek için kendi bilgi edinme yollarını kullanacaktır. Önceki cümlede yer alan yükümlülük 2 nci fıkradaki sınırlamalara tabidir; ancak söz konusu sınırlamalar hiçbir surette bir Akit Devletin, bilginin sağlanmasını yalnızca bu bilgilerde ulusal menfaati olmadığı gerekçesiyle reddetmesine izin verecek şekilde yorumlanamaz.
4. 2 nci fıkra hükümleri hiçbir surette, bir Akit Devletin, bilginin sağlanmasını, yalnızca bu bilgiler bir bankanın, başka bir fınansal kurumun, vekilin veya acente ya da yed-i emin sıfatıyla hareket eden bir kişinin elinde bulunması veya bu bilginin bir kişinin mülkiyet haklan ile ilgisi olması sebebiyle reddetmesine izin verecek şekilde yorumlanamaz.

Madde 27

Diplomatik Temsilciler ve Konsolosluk Memurları

1. Bu Anlaşmadaki hiçbir hüküm, diplomatik temsilciler veya konsolosluk memurlarının uluslararası hukukun genel kuralları veya özel anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları mali ayrıcalıkları etkilemeyecektir.
2. 4 üncü maddeye bakılmaksızın, bir Akit Devletin, diğer Akit Devlette veya üçüncü bir Devlette bulunan diplomatik temsilcilik, konsolosluk veya daimi temsilciliğinin üyesi olan bir gerçek kişi, gönderen Devlette, bu Devletin mukimleri gibi gelirin tamamı üzerinden vergiye ilişkin benzer yükümlülüklere tabi tutuluyorsa, bu Anlaşmanın amaçları bakımından gönderen Devletin mukimi kabul edilecektir.
3. Bu Anlaşma uluslararası kuruluşlara, bunların organlarına veya görevlilerine ve bir Akit Devlette bulunan üçüncü bir Devlete veya Devletler grubuna ait diplomatik temsilcilik, konsolosluk veya daimi temsilciliğin bir üyesi olan ve her iki Akit Devlette de, bu devletlerin mukimleri gibi gelirin tamamı üzerinden vergiye ilişkin yükümlülüklere tabi tutulmayan kişilere uygulanmayacaktır.

VII. SON HÜKÜMLER

Madde 28

Yürürlüğe Girme 

1. Her bir Akit Devlet, o Devlette bu Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için gerekli işlemlerin tamamlandığını diğerine bildirecektir. Anlaşma, bu bildirimlerden sonuncusunun alındığı günde yürürlüğe girecektir.
2. Bu Anlaşmanın hükümleri:
(a) Kaynakta tevkif edilen vergiler bakımından, mukim olmayanlara, Anlaşmanın yürürlüğe girdiği yılı izleyen takvim yılının Ocak ayının birinci günü veya daha sonra ödenen veya mahsup edilen miktarlar için; ve
(b) Kaynakta tevkif edilen vergiler dışındaki vergiler bakımından, Anlaşmanın yürürlüğe girdiği yılı izleyen takvim yılının Ocak ayının birinci günü veya daha sonra başlayan vergilendirme yılları için
hüküm ifade edecektir.

Madde 29

Yürürlükten Kalkma

1. Bu Anlaşma, bir Akit Devlet tarafından feshedilinceye kadar yürürlükte kalacaktır. Her bir Akit Devlet, herhangi bir takvim yılının bitiminden en az altı ay önce diğerine diplomatik yollardan fesih ihbarnamesi vermek suretiyle Anlaşmayı feshedebilir.
2. Bu durumda, Anlaşma:
(a) Kaynakta tevkif edilen vergiler bakımından, mukim olmayanlara, izleyen takvim yılının Ocak ayının birinci günü veya daha sonra ödenen veya mahsup edilen miktarlar için; ve
(b) Kaynakta tevkif edilen vergiler dışındaki vergiler bakımından, izleyen takvim yılının Ocak ayının birinci günü veya daha sonra başlayan vergilendirme yılları için
hüküm ifade etmeyecektir.
BU HUSUSLARI TEYİDEN, aşağıda imzaları bulunan temsilciler bu Anlaşmayı imzaladılar ve mühürlerini vazettiler.
Türk, İngiliz ve Fransız dillerinde, her üç metin de aynı derecede geçerli olmak üzere, ikişer nüsha halinde, 14 Temmuz 2009 tarihinde, Ottava’da düzenlenmiştir.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ADINA                   KANADA ADINA

Mehmet KİLCİ                                                      James FOX
Gelir İdaresi Başkanı                                              Müsteşar Yardımcısı

PROTOKOL

Türkiye Cumhuriyeti ile Kanada arasında Gelir ve Servet Üzerinden-Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşmasının imzalanması sırasında imzalayan taraflar, aşağıdaki hükümlerin söz konusu Anlaşmanın ayrılmaz bir parçasını oluşturduğu hususunda anlaşmaya varmışlardır.
1. Bu Anlaşma, bir Akit Devlet mukimi olan ve bu Devlet mukimi olmayan bir veya daha çok kişinin gerçek lehdarı olduğu ya da doğrudan veya dolaylı olarak kontrol ettiği bir şirket, vakıf (trust) veya diğer kuruluşa; şirketin, vakfın (trust’ın) veya diğer kuruluşun sermayesi ya da geliri üzerinden bu Devlet tarafından alınan verginin miktarı, (vergi miktarı üzerinden, şirkete, vakfa, diğer kuruluşa ya da diğer herhangi bir kişiye yapılan geri ödeme, iade, katkı, mahsup veya tenzilat dahil, herhangi bir indirimi veya denkleştirmeyi dikkate aldıktan sonra) şirket sermaye paylarının ya da vakıftaki veya diğer kuruluştaki payların tamamının gerçek lehdarının bu Devletin mukimi olan bir ya da daha çok gerçek kişi olması durumunda bu Devlet tarafından alınacak vergi miktarından önemli ölçüde düşük olursa; uygulanmayacaktır.
2. 6 ncı maddenin 1 inci fıkrası ile ilgili olarak, Kanada’da bulunan bir gayrimenkul varlık bakımından, o fıkra hükümlerinin gayrimenkul varlığın elden çıkarılmasından elde edilen gelire de uygulanacağı anlaşılmaktadır.
3. 7 nci maddeyle ilgili olarak, bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette bir işyerinin olması ve bu teşebbüsün;
(a) Bu diğer Devlette, bu işyeri vasıtasıyla satılan mal veya ticari eşya ile aynı veya benzer nitelikteki mal veya ticari eşya satışı gerçekleştirmesi, veya
(b) Bu diğer Devlette söz konusu işyeri vasıtasıyla yürütülenlere benzer veya aynı nitelikte diğer ticari faaliyetlerde bulunması
durumunda, bu satış ve ticari faaliyetlerden elde edilen kazançların, diğer Akit Devlette işyeri vasıtasıyla yürütülenlerle aynı veya benzer nitelikli satış veya faaliyetlerle sınırlı olmak üzere, bu işyeri kazancının bir parçası olarak vergilendirilebileceği anlaşılmaktadır. Bununla birlikte teşebbüs, bu satış veya faaliyetlerin, Anlaşmanın sağladığı menfaatleri elde etmenin dışındaki amaçlar için yapıldığını kanıtlayabilirse, söz konusu satış veya faaliyetlerden elde edilen kazançlar, bu diğer Akit Devlette vergilendirilmeyecektir.
4. 7 nci maddenin 1 inci fıkrasıyla ilgili olarak, diğer Akit Devlette bulunan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmuş olan bir Akit Devlet teşebbüsü, ticari faaliyetini sona erdirdikten sonra bu işyerine atfedilebilen kazanç elde ederse, bu kazançların bu diğer Devlette 7 nci maddede belirtilen ilkeler doğrultusunda vergilendirilebileceği anlaşılmaktadır.
5. 7 ve 8 inci madde hükümlerine bakılmaksızın, münhasıran bir Akit Devlet sınırları içindeki yerler arasında özellikle yolcu veya mal taşımacılığında kullanılan gemi veya uçak işletmeciliğinden elde edilen kazançların bu Devlette vergilendirilebileceği anlaşılmaktadır.
6. 10 uncu maddenin 3 üncü fıkrasıyla ilgili olarak, Türkiye bakımından “temettü” teriminin yatırım fonu ve yatırım ortaklıklarından elde edilen gelirleri de kapsadığı anlaşılmaktadır.
7. 21 inci maddenin 2 nci fıkrasıyla ilgili olarak, bir mamelek ya da vakıftan (trust’tan) elde edilen gelir bakımından, Kanada tarafından alınacak verginin, gelirin Türkiye’de vergilendirilebilir olması şartıyla, gayrisafı gelir miktarının yüzde 15 ini aşmayacağı anlaşılmaktadır.
8. 25 inci maddenin 1 inci fıkrasıyla ilgili olarak, bu fıkrada belirtilen müracaatın:
(a) Kanada bakımından, Anlaşmaya uygun düşmeyen bir vergilemeye neden olan işlemin yapıldığına ilişkin ilk bildirimden itibaren iki yıl içinde; ve
(b) Türkiye bakımından, Anlaşmaya uygun düşmeyen bir vergilemeye neden olan işlemin yapıldığına ilişkin ilk bildirimden itibaren bir yıl içinde yapılması durumunda kabul edilebilir olacağı anlaşılmaktadır. Bununla beraber, bu süre sona erdiğinde, mükellef her halükarda müracaatını, ilgili vergilendirme yılını takip eden takvim yılının Ocak ayımn birinci gününden itibaren beş yıllık bir süre içinde Türk yetkili makamına sunabilecektir. Bu amaç bakımından, ilgili vergilendirme yılı, bu Anlaşma hükümlerine uygun düşmeyen bir vergilendirmeyle sonuçlanan işleme konu teşkil eden gelirin elde edildiği yıldır.
9. Bu Anlaşmadaki hiçbir hükmün, Kanada’nın, bir ortaklık, vakıf (trust) veya kontrol edilen bir yabancı şirketteki haklan dolayısıyla gelir elde eden bir mukiminin bu gelirine dahil miktarlar üzerinden vergi almasını önleyecek şekilde yorumlanamayacağı anlaşılmaktadır. Bu hüküm Kanada’ya, Türkiye mukimlerinin vergilendirilmesi bakımından herhangi bir hak tanımadığı şeklinde de anlaşılmaktadır.
10. Bu Anlaşmadaki hiçbir hükmün;
(a) bir Akit Devletin alacağı verginin belirlenmesinde, bu Devletin iç mevzuatına; veya
(b) bir Akit Devlet tarafından yürürlüğe konulan diğer herhangi bir Anlaşmaya
uygun olarak tanınmış istisna, indirim, mahsup veya diğer indirimleri herhangi bir şekilde sınırlayacak şekilde yorumlanamayacağı anlaşılmaktadır.
11. Hizmet Ticareti Genel Anlaşması’nın XXII nci maddesinin (Danışma) 3 üncü fıkrasının amaçları bakımından, söz konusu fıkrayla bağlı kalmaksızın, Akit Devletler, bir kuralın bu Anlaşma kapsamına girip girmeyeceği konusunda aralarında meydana gelecek herhangi bir uyuşmazlığın, söz konusu fıkrada öngörüldüğü üzere, her iki Akit Devletin de onayıyla Hizmet Ticareti Konseyi’ne sunulabileceği hususunda mutabık kalmışlardır. Bu fıkranın yorumlanmasında meydana gelecek herhangi bir tereddüt, 25 inci maddenin 4 üncü fıkrası hükümleri uyarınca çözümlenecektir. Bu usulün uygulanması neticesinde bir anlaşmanın mümkün olmaması durumunda ise tereddüt, her iki Akit Devletin de üzerinde mutabık kalacağı bir başka usul uyarınca çözüme kavuşturulacaktır.

BU HUSUSLARI TEYİDEN, aşağıda imzaları bulunan temsilciler, bu Protokolü imzaladılar ve mühürlerini vazettiler.

Türk, İngiliz ve Fransız dillerinde, her üç metin de aynı derecede geçerli olmak üzere, ikişer nüsha halinde, 14 Temmuz 2009 tarihinde, Ottava’da düzenlenmiştir.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ADINA                    KANADA ADINA

Mehmet KİLCİ                                                        James FOX
Gelir İdaresi Başkanı                                               Müsteşar Yardımcısı